Ünlü tıp dergisi The Lancet, Covid-19 pandemisiyle ilgili iki yıllık bir araştırmanın sonucunda koronanın ABD’deki bir laboratuvardan sızan bir patojenden kaynaklanmış olabileceği ihtimalini özetleyen ve eleştirilere yol açan bir makale yayımladı. Çalışma, Covid-19’un başlangıçta bir pazarda hayvanlardan insanlara sıçradığı bildirilen Çin’in Wuhan kentindeki laboratuvarlardan bahsediyor. Ancak, makale aynı zamanda ABD laboratuvarlarını “bağımsız araştırmacıların henüz araştırmadığını” ve Ulusal Sağlık Enstitülerinin SARS-CoV ile ilgili virüsler üzerindeki çalışmalarının detaylarını açıklamaya direndiğini belirtiyor. The Lancet Komisyon Başkanı ve Columbia Üniversitesi ekonomisti Jeffrey Sachs, virüsün doğadan değil, bir ABD biyoteknoloji laboratuvarından çıktığına oldukça ikna olduğunu söyledi. Sachs, geçen Temmuz ayında Politico adlı haber sitesine yaptığı açıklamada, virüsün “büyük olasılıkla ABD destekli bir laboratuvar araştırma programından çıktığını” düşündüğünü söyledi. Sachs, “Tabii ki doğal bir yayılma da mümkündür. Her iki hipotez de bu aşamada uygulanabilir” dedi.
Kanada Aşı ve Enfeksiyon Hastalıkları Örgütü’nden bir virolog olan Angela Rasmussen, “Bu, The Lancet’in bilim ve tıpla ilgili önemli bulguları iletmedeki lider rolüyle ilgili en utanç verici anlarından biri olabilir. Raporun, Covid-19’un nasıl ortaya çıktığına dair kanıtları görmezden gelmesi” oldukça şoke edici” dedi.
Glasgow Üniversitesi Virüs Araştırmaları Merkezi Profesörü David Robertson ise “Böyle önemli bir konuda daha fazla yanlış bilgiye katkıda bulunma potansiyeline sahip böylesine etkili bir raporu görmek gerçekten hayal kırıklığı yaratıyor. Doğal kökenler tarafında, örneğin ilgili ara türler e ilişkin çeşitli kanıtların olduğu doğru, ancak bu, ABD laboratuvarlarının dahil olduğu vahşi spekülasyonların herhangi bir temeli olduğu anlamına gelmiyor” dedi.
Sachs, ise konuya şönceki açıklamalarının arkasında olduğunu söyledi. SARS-CoV-2’nin nasıl ortaya çıktığı konusunda kişisel olarak “çalışmanın bu bölümünü denetlediğini” söyledi.
***
Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve post Covid polikliniği sorumlu hekimi Doç. Dr. Yavuz Havlucu, hastane bünyesinde 1,5 yıl önce hizmet vermeye başlayan poliklinikle ilgili açıklamalarda bulundu. Türkiye’deki Covid-19 vaka sayısının 17 milyona yaklaştığını söyleyen Doç. Dr. Havlucu, post Covid polikliniğine başvuru yapan 10 bin hastada, uzun süreli etkilerin başında kronik yorgunluğun geldiğini söyledi. Havlucu, “Bize en sık yapılan başvuru nedenlerinin başında kronik yorgunluk gelmekte. Bunun yanında kas ağrıları, özellikle sırt ve göğüs ağrısı bize en sık başvuru nedenlerinden. Bu hastaların yaşam kalitelerini çok ciddi etkilemektedir. Onun yanında nefes darlığı, kronik öksürük gibi şikayetlerde görülmekte. Bunun çok daha uç noktaları da uzun süren semptomları olmaktadır” dedi. Doç. Dr. Havlucu, aşı çağrısında da bulunup, “Aşı yapılan kişilerde Covid-19 sonrası şikayetler çok daha az ve hafif gözüküyor. Hastalığı geçirmiş olsalar dahi hafif etkileri oluyor” dedi.
Pandemi 6. Dalgası pikini yaptı ve inişe geçti. Bu son dalgada Haziran 2022 itibari ile birçok yerde BA.4 ve BA.5 tarafından varyantı baskın hale geldi. Küresel düzeyde vaka sayısı ve ölümlerde azalma olsa da Asya kıtasında bazı ülkelerde kısmen azalma gösterse de yüksek vaka ve ölüm düzeyi hala devam ediyor. Pandemi boyunca toplam vaka sayısı 617 milyona dayanırken toplam ölüm sayısı ise 6 milyon 530 binin üzerine çıktı. Aktif hasta sayısı 14 milyona geriledi.
Son 24 saatte yeni vaka sayısı 340 bin civarında, Covid-19’a bağlı ise 811 kişi hayatını kaybetti. Yeni vaka sayısını yüksek olduğu ülkeler şu şekilde: Japonya (78 bin), Rusya (58 bin), Güney Kore (43 bin), Tayvan (40 bin) ve Fransa (33 bin).
Hafta sonu bildirim sorunları (bildirim yapmama, yetersiz bildirim vb.), sağlık hizmetlerine erişim ve PCR testi yaptıramama gibi nedenlerle gerçek vaka ve ölüm sayısı saptanamıyor. Bu durum Pazartesi günlerine de yansıyor
Tekirdağ Dr. İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir HastanesiBaşhekimi ve Kalp Damar Cerrahisi Opr. Dr. Lütfi Çağatay Onar, koronavirüs ile ilgili açıklamalarda bulundu. Dr. Onar başladığı günden bu yana kalp- damar hastalıklarında belirgin artış olduğunu söyledi. Dr. Onar, “Koronavirüs, ilk başladığında yüzde 5 kalp hastalığını, yüzde 2,5 de damar tıkanıklığı hastalığını artırdı. Bunu şöyle yorumlamak da mümkün. Koronavirüs enfeksiyonuna sahip kişiler aslında hastalığı geçirdiklerini bilmeden ya da önemsemeden akut damar hastalığı, akut koroner sendrom kalp krizi, periferik damar tıkanıklığı, bunun yanında retinal alternatif tıkanmasına bağlı geçici ya da kalıcı görme kayıplarıyla hastanemize başvurular oldu. Dolayısıyla bu hastaların da koronavirüs enfeksiyonu geçirdiğini yaptığımız rutin testlerle ortaya koyarak, hastalığın aslında bu klinik presentasyonla yani bu semptomlarla da ortaya çıkabileceğini ortaya koymuş olduk” dedi.
Not: Dünya Covid-19 istatistiklerini Worldmeter sitesine göre vermeye devam ediyoruz. Her gün paylaştığımız veri bir gün önceye ait olup ülkelerin bildirimlerine göre şekilleniyor. Veriyi her gün sabit saatte (sabah 07.00-8.00) alıyoruz.
Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…![]()