Aşırı sıcaklar insan sağlığı etkilemeye devam ediyor. Uzmanlar özellikle saat 11.00 ila 15.00 arası dışarıda çalışmanın sağlık açısından güvenli olmadığını söylerken, inşaat, belediye, PTT, kurye gibi iş kollarında birçok işçi güneş çarpmasıyla karşı karşıya kalıyor.
Son olarak dün İzmir’de Bayraklı Adliyesi arka sokaklarında dağıtım esnasında güneş çarpması sonucu beyin kanaması geçiren PTT emekçisi yaşamını yitirdi.
KESK’e bağlı Haber-Sen üyesi PTT çalışanı Berran Özen Kırmızıgül’ün (42) dağıtım sırasında beyin kanaması geçirerek yaşamını yitirmesinin ardından, Sendika Bayraklı PTT Posta Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirildi.
Basın açıklamasında konuşan Haber-Sen 6 No’lu Şube Başkanı Derya Balseven, PTT Genel Müdürü ve İzmir Başmüdürünü istifaya davet ederek, “Berran’a yaşattığınızı yanınıza kâr koymayacağız. Artık korkun bizden” dedi.
Dün Berran’ın sırtında yüküyle çıktığını ve geri dönmediğini söyleyen Balseven, “Bundan daha kötüsü olabilir mi? Daha ne yaşayacağız ne var sırada? Kim verecek bunun hesabını? Bugün bizlerden birinin bunun gibi bir şeyler yaşamayacağının garantisi var mı? Bu da mı takdiri ilahi, bu da mı kader planı? Yoksa PTT’de çalışıyorsun diye bu işin fıtratında mı var bu yaşananlar? Dünya kavurucu sıcakları konuşuyor, televizyonlar, internet kanalları ‘sıcaktan kaçın, dışarı çıkmayın’ diye bangır bangır bağırıyor. Bu kurumun yaşattığı zulmü yıllardır yazdık, anlattık. Duymuyorlar. Neden… PTT para kazansın, kâr etsin diye. Bu kadar liyakatsizliğin, hukuksuzluğun ve düzen bilmezliğin yaşandığı başka bir iş yeri, başka bir devlet kurumu var mı?” diye konuştu.
Her gün daha fazla dağıtım yapılması istenmesine tepki gösteren Balseven, “70 tane, 90 tane, 100 tane yetmez daha fazlasını ver istersen PTT yöneticisi. Bu konuda onlarca dava açtık ve kazandık. Lütfen bu dayatmaya karşı çıkın. Mücadele edersen kazanan sen olacaksın” diyerek, çalışanlara seslendi.
PTT yönetimi tarafından cep telefonlarına gelen mesajları hatırlatan Balseven, “Hepsini açmadan silip atın. Böyle eğitim olmaz. Kurumun iş güvenliği uzmanlarının olması zorunludur. Size yaptığınız işle ilgili risk analizleri yapıp bunlardan korunmak için eğitim vermek zorundalar. Cep telefonlarına gelen eğitim videolarını mahkemeye taşıyoruz” dedi.
İş güvenliği gereği birtakım evrakların imzalatılmaya çalışılacağını belirten Balseven, “İşi prosedüre sokmaya çalışacaklar. Sakın imzalama. Bugün dağıtıma çıkarken taşıyabileceğin yükten fazlasını sırtına alma. Kendini iyi hissetmiyorsan işe çıkma. Sıcaklar senin yüzünden oluşmadı, virüs sen istedin diye çıkmadı, deprem sen bir şeyleri eksik yapıyorsun diye olmuyor. Doğa kanunlarını biz yazmıyoruz, onun için bedelini ödeyemeyiz. Çocuklarımız doysun diye ölmeye mahkûm değiliz. Biz emeğimizi bu iş yerine vermezsek bizsiz onlar hiçbir şey yapamazlar. Kimse bizden şapkasız çıkmayın diye uyardığı için canımızı yok sayarak çalışmamızı bekleyemez” diye ekledi.
Aşırı sıcak havada çalışma yapanların, vücut sıcaklık denge sistemlerinin büyük ölçüde bozulduğunu belirten ASTA Derneği Başkanı İş Güvenliği Uzmanı Cafer Fidan, bu durumun tehlikeli durumlar doğurabileceğini söyledi.
Çalışma ve dinlenme zamanlarının çok iyi planlanması gerektiğini belirten Fidan, “Bol sıvı tüketimine dikkat edilmelidir. Bağıl nem miktarının hissedilen sıcaklığı arttırdığından dolayı, ölçülen sıcaklığın yanında hissedilen sıcaklığa da bakılmalıdır. Hissedilen sıcaklığın 41 dereceyi aştığı durumlarda çalışma durdurulmalıdır. 37- 41 derece arası çalışma süreleri buna bağlı olarak düzenlenmeli, çalışma süreleri kısaltılarak dinlenme süreleri arttırılmalıdır” dedi.
Avrupa’nın birçok bölgesinde aşırı sıcakların etkili olduğunu dile getiren Fidan, İtalya’da belirli işlerde çalışanların sıcaklığın 35 derecenin üstüne çıkması halinde işe gitmeme hakkına sahip olduğunu söyledi.
Türkiye’de bu tür bir hak için yasal düzenleme gerektiğini ifade eden Fidan, “Yasal düzenleme mevcut olmadığı koşullarda, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınıp alınmadığına, alındıysa bile işçinin sağlığının gerçek anlamda riske girip girmediğine bakılmalıdır. İş yerindeki yetkili kurullara başvurmaları ve doktor raporu ile durumu belgelemeleri gerekecektir” diye ekledi.
Yaz aylarında ısının yükseldiği mevsimlerde ve günlerde, sıcaktan vücudumuzun olumsuz etkilenmemesi için acil önlemler alınması gerektiğini vurgulayan İzmir Tabip Odası Başkanı Süleyman Kaynak şunları söyledi; “Zorunlu olmadıkça, güneş sıcaklığının en yüksek olduğu 11.00-15.00 saatleri arasında mümkünse açık havaya ve dışarıya çıkılmamalıdır. Çocuklar, yaşlılar, kalp ve şeker gibi kronik hastalığı olanların buna özellikle dikkat etmeleri gerekir. Kapalı alanların havalandırılmasına, yeterli bir hava akımı sağlanmasına özen gösterilmelidir.”
Gün içinde dışarıda çalışacakların aşırı sıcağa maruz kalma sonucu beden ısısını ayarlayan mekanizmanın bozulmasına bağlı hayati tehlikelerin yaşanabileceğini ifade eden Kaynak, “İlerlemiş sıcak çarpması çok tehlikelidir, tedavi edilse bile hastaların yüzde 20’sinde yaşamsal sorunlar doğabilir. İyileşenlerin ise sinir sisteminde bazı kalıcı hasarlar oluşabilir, denge ve koordinasyonlarının normale dönmesi ise uzun süre alabilir. Ancak ilk belirtiler görüldüğünde tanı konur bilinç kaybından önce tedaviye başlanırsa iyileşme şansı oldukça yüksektir” dedi.
Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan ise Twitter hesabından şu açıklamayı yaptı:
“Daha önce yüksek sıcaklıklarda çalışan işçilerin sağlığını koruyacak önlemlerin alınması için uyarımızı yapmıştık. İş cinayetlerine zemin hazırlıyorsunuz demiştik. Daha fazla işçinin hayatını kaybetmemesi için harekete geçin! Yineliyoruz: Yüksek sıcaklıklarda çalışmak zorunda olan işçilerin çalışma süreleri düşürülmelidir. Kavurucu sıcağın altında dağıtım yapan kargo işçilerinin sıcak çarpması gibi olası sağlık sorunlarına karşı önlemler alınmalıdır. Mola süreleri ve periyotları yeniden düzenlenmelidir. Çalışırken ölmek istemiyoruz!”
Kaynak: EVRENSEL
Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…