Dünya basınına çokça yansıyan Yunanistan’ın Midilli Adası’ndaki Moria Mülteci Kamp’ında olduğu gibi, ulaşmak istedikleri yerlere varan mülteciler zor şartlarda yaşamlarına devam ediyorlar.
Rapora göre dünya nüfusunun yüzde 3.5’i mülteci durumundayken, yine IOM’un verilerine göre 2014 yılından beri en az 35 bin 271 mülteci varmak istediği noktaya ulaşmaya çalışırken hayatını kaybetti.

Yeni bir yaşam umuduyla ölüm yolculuğuna çıkan insanları birçok tehlike bekliyor. 2020 yılında en az 2 bin 707 mülteci hayatını kaybederken, can kayıplarından 946’sı en ölümcül mülteci rotası olan Akdeniz’de kaydedildi. 2014 yılından beri Akdeniz’de 19 binden fazla mülteci boğularak can verirken, uzmanlar gerçek rakamın çok daha fazla olduğunu belirtiyor.
Milyonlarca kişi vurulma, açlıktan ölme, boğulma, bulaşıcı hastalık, işkence ve kaza riskine rağmen yine de Avrupa ve Amerika’ya ulaşmaya çalışıyor. 2020 yılında Avrupa’ya ulaşan mülteci sayısı 85 bin 614 olarak kaydedilirken, bu kişilerin büyük çoğunluğu (yaklaşık 78 bini) her yıl binlerce kişinin can verdiği deniz yolunu kullandı.

‘Ölüm rotası’
Akdeniz’de Avrupa’ya ulaşmaya çalışan mültecileri arama ve kurtarma faaliyeti yürüten Open Arms isimli kuruluşa göre Akdeniz gezegenin en büyük toplu mezarı.
Geçtiğimiz haftalara Akdeniz’de Avrupa’ya ulaşmaya çalışan mültecileri taşıyan gemilerin art arda batması sonucunda yüzlerce kişi Akdeniz’de boğularak can verdi. Bu kayıplardan biri de 6 aylık Joseph’ti. Open Arms tarafından yayımlanan görüntülerde Joseph’in annesi ‘Bebeğimi göremiyorum, bebeğim nerede?’ diyerek çığlık atarken, küçük çocuğun cansız bedeni kurtarma ekipleri tarafından bulundu.

6 aylık Joseph’in cenazesi İtalya’nın Lampadusa Adası’na gömülürken, annesinin görüntüleri hafızalardaki yerini koruyor. Akdeniz göç rotası ölüm tehlikesine rağmen hala binlerce mülteci tarafından kullanılmaya devam ediyor.
Kaynak: Yeni Yaşam
