Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atadığı Naci İnci yönetimi, okuldaki kadrolaşmasını sürdürüyor. Akademisyenleri çeşitli bahanelerle okuldan uzaklaştıran yönetim, adrese teslim ilanlarla ‘tanıdık’ kişileri işe alıyor. Yönetim, kadrolaşmasını personeller üzerinden de yürütüyor.
Örneğin ‘kayyım rektör’ün kadrolarından oluşan üniversite genel sekreterliği, 29 Ağustos’ta başlayan sınavlarla 209 kişiyi üniversiteye işe aldı. İşe alım sürecinde yazılı ve sözlü sınavlar yapıldı. Sınavlarda tüm soruları bildiği halde işe alınmayanlar olduğu gibi ‘referansla’ işe alınanlar da oldu.
Boğaziçi Üniversitesi, 18 Eylül’de de 140 kişilik işe alım ilanına çıkmıştı ve bu süreçte yaşananlar kadrolaşmanın sendikalar üzerinden de yürüdüğünü gösteriyor.
Personel alım komisyonunda bulunan ve göreve başlamaya hak kazanan personelin göreve başlamasında yetkili kişi olan genel sekreter yardımcılarından Mustafa Candan, eylüldeki ilanla işe giren personele, rutin işe giriş evraklarıyla birlikte AKP’ye yakın ‘Eğitim-Bir-Sen’in üyelik formunu imzalatarak personelin Eğitim-Bir-Sen’e üye olmasını sağladı. Üye formu, işe giriş belgelerinin arasına ‘rutin bir form’ diyerek eklendi.
Eğitim-Sen, Boğaziçi yönetimine, konuyla ilgili ‘çalışanların istediği sendikayı seçme özgürlüğünün’ engellenmesi nedeniyle şikayette bulundu ve konunun araştırılarak soruşturma açılmasını talep ettiği bir dilekçe gönderdi. Rektörlük, dilekçeye yasal süre içerisinde cevap vermedi. Eğitim-Sen bunun üzerine durumu YÖK’e bildirdi.
İşe giriş sürecinde Boğaziçi Üniversitesi’nin de dahil olduğu Eğitim-Bir-Sen temsilciliğinin üye sayısında anormal artışlar yaşandı. Aylık üye sayısı artışı normalde beş-10 seviyesinin altındayken işe giriş sürecinde 90’ın üzerine çıktı.
Diken’e konuşan Eğitim-Sen İstanbul 6 No’lu Üniversiteler Şubesi Başkanı Beyzade Sayın şunları dedi: “Mustafa Candan, işe başlayan personele ‘rutin işlem’ adı altında Eğitim-Bir-Sen üyelik formu imzalattı. Bunu fark etmeden imzalayanlar gerçekle ay sonu karşılaştılar. Ay sonunda sendika aidatı kesilir. Bunu fark edenlereyse ‘İsterseniz istifa edin’ denilerek aba altından sopa gösterildi. Çünkü çalışan sözleşmeli, güvencesi yok. Formu imzalamayanlar ve mevcut Eğitim-Senli personele de baskı uygulanıyor. İlginç bahanelerle soruşturmalar açılıyor. Amaçsa Boğaziçi’nde yetkili sendika olmak. Kimin üyesi en fazlaysa yetkili sendika o olur. Eğitim-Bir-Sen hülle yoluyla yetkili sendika olmaya çalışıyor.”
Sayın, ‘kayyım rektör’ Naci İnci’nin, personeller nezdinde de meşru olmadığını ama bu tarz ‘oyunlarla’ kendini kabul ettirmeye çalıştığını söyledi.
Sayın, konuyla ilgili Candan’dan randevu talep ettiklerini ama dönüş alamadıklarını da ekledi.
Personel alım komisyonu Genel Sekreter Hasan Fehmi Topal, Mustafa Candan, Akkız Duman, Soner Melih Kural ve Faruk Yakaryılmaz’dan oluşuyor. Yakaryılmaz’ın ismi İzmir’de 2014’te ‘imbat dalgası’ ismiyle Liman İşletmeleri’ne düzenlenen operasyonda karşımıza çıkmıştı. Yakaryılmaz, soruşturma kapsamında ‘rüşvet almak ve vermek’ suçlamasıyla üç ay tutuklu yargılanmıştı.
Mustafa Candan’ın ismi de geçmişte Fethullah Gülen cemaati yapılanmasının etkin olduğu Ankara’daki Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin müdür yardımcısı olarak karşımıza çıkıyor.
Bülent Arınç’ın damadı Ekrem Yeter’in Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı başkanıyken Fethullah Gülen’in hastalıklarını tedavi ve ömrünü uzatmak için kurulması planlanan kök hücre merkezinin personel tedarikinden sorumlu olduğu dile getirilmişti.
Mustafa Candan, hastanenin sitesinde yer alan özgeçmişine göre 2005-2012’de burada çalıştı. Candan’ın çalışma döneminde Memur-Sen’e bağlı Sağlık-Sen’i hastanede hukuk dışı yollarla yetkilendirme çabası içinde olduğu haberlere yansımıştı. 18 Şubat 2009’da yayınlanan haberde Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şube Başkanı İbrahim Kara, hastanedeki bazı yöneticilerin SES üyesi çalışanları odalarına çağırarak sendikalarından istifaya ve Sağlık-Sen’e üye olmaya zorladığını, istenilenleri yapmadıkları takdirdeyse görev yerlerini değiştirmekle tehdit ettiğini dile getirmişti. Kara, Mustafa Candan’ın da aralarında bulunduğu yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıklamıştı.
Boğaziçi Üniversitesi’nde Eylül 2021’de çalışmaya başlayan Mustafa Candan’ın üniversitenin sağladığı lojman gibi hizmetlerden yararlanmak isteyenlere Memur-Sen’e bağlı Eğitim Bir Sen üyesi olma telkininde bulunduğu da edinilen bilgiler arasında yer alıyor.
Kaynak: DİKEN – MEHMET BARAN KILIÇ
Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…