
Anne Emel Korkmaz, ‘Ali İsmail sen ölmedin oğlum. Kokun uzaklaştı benden sadece. Yüzlerce Ali İsmail var ve Ali İsmailler hep var olacak oğlum. Seni çok seviyorum Ali’ dedi.
Eskişehir’de, 2 Haziran 2013 tarihinde Gezi Parkı protestolarında polis ve sivil kişilerin saldırısına uğrayıp tedavi gördüğü hastanede 38 gün sonra yaşamını yitiren Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi İngilizce Öğretmenliği Bölümü 1’inci sınıf öğrencisi Ali İsmail Korkmaz saldırıya uğradığı Kurtuluş Mahallesi Sanayici Sokakta anıldı.
ALİKEV, KESK, DİSK, EBTO, TMMOB, tarafından anma töreni düzenlendi. Törene anne Emel Korkmaz, baba Şahap Korkmaz, ağabeyi Gürkan Korkmaz’ın yanı sıra CHP İl Başkanı Recep Taşel, Odunpazarı Belediye Başkan Yardımcısı Emre Genç ile çok sayıda STK temsilcisi ile vatandaşlar katıldı. Törende sık sık ‘Ali İsmail Korkmaz ölümsüzdür’, ‘Bu daha başlangıç mücadeleye devam’, ‘Her yer Taksim, her yer direniş’ sloganları atıldı.
‘SARSICI KATLİAMIN ETKİSİNDEYİZ’
Basın açıklamasını okuyan Eskişehir- Bilecik Tabip Odası Başkanı Muharrem Şenel, Gezi Direnişi’nde Eskişehir’de Ali İsmail Korkmaz’ın ölümüne giden 2 Haziran’ın ilk saatlerinde “o kalleş saldırının olduğu yerde olduklarını belirterek şunları söyledi:
“Biliyoruz, hepimiz hala o sarsıcı katliamın etkisindeyiz. Ancak şunu da çok iyi biliyoruz Ali İsmail 18 yaşında bize direnmemiz gerektiğini, yaşama tüm zorbalıklarına ve zulümlerine karşı sıkı sıkıya tutunmamızı öğretti. O nedenle direnmek, mücadele etmek, hesap sormak ve kazanmak Ali İsmail Korkmaz’a, Berkin Elvan’a, Ethem Sarısülük’e, Abdullah Cömert’e, Medeni Yıldırım’a, Hasan Ferit’e, Ahmet Atakan’a ve Mehmet Ayvalıtaş’a, Gezi’de yaralananlara, gezide tutuklananlara, işsiz kalanlara karşı tarihsel sorumluluğumuzdur. Tabii ki aynı zamanda hukuk, adalet, özgürlük ve barış için mücadele etmek, iktidarın talepleriyle cezaevlerinde tutulan Gezi Davası tutukluları Osman Kavala’ya, Mücella Yapıcı’ya, Can Atalay’a, Çiğdem Mater’e, Tayfun Kahraman’a, Mine Özerden’e, Hakan Altınay’a ve Yiğit Ali Ekmekçi’ye borcumuzdur. Eskişehir Emek ve Demokrasi güçleri olarak bu sorumluluklarımızın farkındayız, bu sorumluluklarımızı yerine getirmeyi, bu katliamları ama aynı zamanda direnişleri unutmamayı ve gelecek kuşaklara devretmeyi bir görev olarak kabul ediyoruz.”
‘ONU ÖLDÜRDÜK DİYE SEVİNMESİN KATİLLER’
Anne Emel Korkmaz da Ali İsmail’in 9 yıl önce burada acı bir şekilde darp edildiğini ifade etti. “Ali İsmail’i bedenen aramızdan aldılar” diyen anne Korkmaz şunları söyledi:
“Onu öldürdük diye sevinmesin katiller. Burada yüzlerce Ali İsmail var. Ali İsmail bir öldü, yüzler doğdu, binler doğdu, bunu unutmayın. Ali İsmail’i katledenler bu ülkede katil olarak kalacak. Ben çocuğumun gururunu yaşıyorum ve Ali İsmail’in gururuyla yaşamaya devam edeceğim. Son nefesimi verene kadar. Ve gezide tuttuğunuz, tutsak ettiğiniz, cezaevine tıktığınız insanlar bizim onurumuzdur. Onları destekliyorum. Onların yanındayız. Ali İsmail binlerce, milyonlarca insanın yüreğinde, bedeninde, düşüncesinde yaşıyor. Ali İsmail ölmedi. Ali İsmail aramızda. Ali İsmail yaşıyor.”
‘SEN ÖLMEDİN OĞLUM. KOKUN UZAKLAŞTI BENDEN SADECE’
Konuşmaların ardından Ali İsmail’in fotoğrafının önüne kırmızı karanfil bırakıldı. Anne Emel Korkmaz, karanfil bıraktığı esnada gözyaşlarını tutamayarak, “Ali İsmail sen ölmedin oğlum. Kokun uzaklaştı benden sadece. Senin kokun uzaklaştı. Senin gibi yüzlerce çocuk yetişiyor. Yüzlerce Ali İsmail var ve Ali İsmailler hep var olacak oğlum. Seni çok seviyorum Ali” dedi.

İstanbul’un Ümraniye ilçesinde Gezi Parkı Direnişi için yapılan yürüyüşte polis Mehmet Görkem Demirbaş’ın kullandığı aracın çarpması sonucu katledilen Mehmet Ayvalıtaş, eski Çekmeköy Mezarlığı’nda bulunan mezarı başında anıldı.
Anmaya Ayvalıtaş’ın ailesi, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Cengiz Çiçek, Taksim Dayanışması ve Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) Sözcüsü Sevtap Akdağ’ın yanı sıra çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisi de katıldı.
Anma öncesi Ayvalıtaş’ın katledildiği yolun üzerinde bulunan 1 Mayıs Mahallesi olarak bilenen köprüye karanfil ve Ayvalıtaş’ın fotoğrafları bırakıldı.
Anmada konuşan Cengiz Çiçek, “Birileri bizi nefes almaz bir pozisyonda tutmaya çalışıyor. Ama bizlerde bu ülkede demokrasi mücadelesini hep birlikte büyütmeye çalışıyoruz” dedi.
Çiçek, “Bu mücadele kölelikten ve sömürüden yana olanlarla ile özgürlükten yana olanların mücadelesidir” dedi ve şunları söyledi:
O yüzden Ayvalıtaş’ın yoldaşları olduk. Onlar hayatlarını kaybettiler. Onların bedensel yaşamları son bulurken, verdikleri mücadele ile bizim toplumsal özgürlük mücadelemizde doğanın mücadelesini daha fazla yeşerttiler. Emeğin mücadelesini, halkların birliktelik ve özgürlük mücadelesini daha fazla yeşerttiler. Onlara çok şey borçluyuz. Onlar var olduğu sürece bu ülkede demokrasi ve özgürlük umudu her zaman yeşertilecek.
‘Katiller ödüllendirildi, bu adalet nerede?’
Ayvalıtaş’ın babası Ali Ayvalıtaş, 9 yıldır halkın kendilerini hiç yalnız bırakmadığını belirterek, “Mehmet’in meşalesini en doruk noktaya kadar taşıyacağınıza eminim” diye konuştu.
Gezi’de katledilenlerin katillerinin hala dışarıda serbest olduğunu dile getiren Ayvalıtaş, oğlunu katleden emekli polis Mehmet Görkem Demirbaş’ın evinin karakola 300 metre uzaklıkta olduğu halde “bulunamadı” denilerek, yıllar sonra ifadesinin alındığına ve hala tutuklanmadığını vurguladı.
Ayvalıtaş, Gezi Davası’nda verilen ağır hapis cezalarına da tepki gösterdi.
Osman Kavala ve Gezi Davası’nda tutuklanan hak mücadelesi verdiği için tutuklandığını söyleyen Ayvalıtaş, “Katiller ödüllendirildi. Bu adalet nerede? Mehmet öldü ama sizler yaşıyorsunuz. Mehmet çoğalmış, milyonlar var peşinde. Ben babasıyım, milyonlar benim oğlum olmuş. Hepsiyle gurur duyuyorum, hepsi var olsun” ifadelerini kullandı.
Gezi tutuklularından mesaj
Gezi Davası’nda tutuklanan Mücella Yapıcı, Can Atalay ve Tayfun Kahraman’ın anma için cezaevinden gönderdiği mesajlar da okundu.
Ayvalıtaş’ın onurlu bir yaşam için en temel haklarını kullanırken öldürüldüğünü belirten Yapıcı’nın mesajında, “Her aldığımız nefes, bütün mücadelemiz, bütün sözlerimiz Mehmet’in ve Gezi’de kaybettiğimiz çocuklarımızın hayalleri için. Çocuklarımızın uğruna canını verdiği demokratik, adil, eşit, yaşamı kuracağız, onlara sözümüz var” ifadelerine yer verildi.
Can Atalay ve Tayfun Kahraman’ın ortak gönderdiği mesajda ise şu ifadeler yer aldı:
Mehmet’in katillerini koruyup kollayan bu zorba pervasızlık elbet aşılacak. Canlarımızın adları memleketimizin geleceğine yazılıdır, Mehmet’in adı yumruklarımıza kazılıdır. Onlara sözümüz bu karanlığı aşmaktır. Bu karanlığı aşacağız, hep birlikte mücadele edecek hep birlikte kazanacağız.
SODAP Sözcüsü Sevtap Akdağ ise, “Bundan 9 yıl önce Gezi’de büyük bir hayali gerçekleştirdik. Sömürü düzenine karşı isyanımızı yükselttik, hayatlarımıza, geleceğimize, doğamıza sahip çıktık” dedi.
Kaynak: + GERÇEK & KARINCA (ANKA)
Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…![]()