Pandemi Gündemi

Sağlık emek ve meslek örgütleri COVID-19 pandemisinin ikinci yılında Sağlık Bakanlığı önünde bir araya geldi. Türk Tabipler Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası , Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası, Türk Diş Hekimleri Birliği, Türk Hemşireler Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Türk Psikologlar Derneği ve Tüm Radyoloji Teknikerleri Derneği’nin çağrısıyla toplanan sağlık emekçileri Bakanlık önünde açıklama yaptı. Açıklamada önlenebilir bir salgında 250 bine yakın yurttaşın öldüğüne dikkat çekildi. İktidarın yanlış sağlık politikalarının salgının bilançosunun artırdığına değinilirken açıklamanın sonunda şunlar söylendi:

Alınmayan önlemler, uygulanmayan tedbirler ve bilim insanlarının, meslek örgütlerinin, uzmanlık derneklerinin, sağlık emek örgütlerinin uyarılarına kulak tıkandı.

Temel, zorunlu, acil mal ve hizmet üreten işler dışında bütün işlerde çalışmanın durdurulması ve ekonomik destek çağrılarına rağmen “Çarklar dönecek, üretim sürecek!” ısrarı ile salgın devam etti; destek sermayeye, açlık ve ölüm emekçiye düştü.

Salgın tabii ki bitecek. Bu günlere nasıl gelindi kısa özeti budur.

Sorumluları biliyoruz!

Biliyoruz ve unutmuyoruz.

Unutmuyoruz ve affetmiyoruz!

Sevgi, özlem, yas ve öfke!

***

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), rusyanın Ukrayna’ya yönelik başlattığı askeri harekat nedeniyle, Ukrayna’yı halk sağlığı laboratuvarlarında bulunan yüksek risk altındaki patojenleri imha etmesi konusunda uyardı. Biyogüvenlik uzmanları, Ukrayna’da bulunan bu tesislerden herhangi birinin saldırılar sonucunda hasar görmesi durumunda, hastalığa neden olabilecek patojenlerin açığa çıkma ve yayılma riskinin olacağını belirtti. Ukrayna’da Covid-19’da dâhil olmak üzere hem hayvanları hem de insanları etkileyen tehlikeli hastalıkları araştıran ve ABD, Avrupa Birliği (AB) ve WHO tarafından desteklenen laboratuvarlar bulunuyor. Öte yandan, Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, ABD’nin Ukrayna’da biyolojik silah laboratuvarının bulunduğunu iddia etmişti. Söz konusu iddialar ABD ve Ukrayna tarafından yalanlanırken, ABD hükümeti Rusya’nın kendi kimyasal veya biyolojik silahlarını kullanmak için bir bahane öne sürdüğünü ifade etmişti.

***

“İki yılın sonunda tedbirler kaldırıldı, pandemi bitti mi, Türkiye süreci tamamladı mı?” Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri İmmunoloji Uzmanı Prof. Dr. Vedat Bulut,  pandemi ile geçen iki yılı ve tedbirlerin kaldırılmasını bianet’e değerlendirdi.

Prof. Dr. Bulut, pandeminin sona ermediğini, hatta daha tehlikeli yeni varyantlar ortaya çıkabileceğini söyledi. Dünyadaki aşılama oranına dikkat çeken Prof. Dr. Bulut, “Şu an dünya nüfusunun sadece yüzde 54’ü aşılanmış durumda, bu nedenle önümüzdeki aylarda ve yıllarda yeni varyantlar ortaya çıkacak, bu kaçınılmaz. Eğer aşı patenti kaldırılsaydı ve aşıya erişim sağlanmış olsaydı şu an tüm dünyada pandemi sorunu ortadan kalkmış olacaktı. Bunu yapabilmenin koşulu da vardı ancak yapılmadı ve hala pandemiyle yaşamaya devam ediyoruz” dedi.

***

Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD) Merkez Yönetim Kurulu, ikinci yılı dolan Covid-19 pandemisiyle ilgili açıklama yaptı. Bu süreçte yaşananları ve gelinen noktayı değerlendiren Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD), “pandemi bitmiş” gibi davranmanın doğru olmayacağını hatırlattı ve “Rehavete kapılmak için henüz erken” dedi.  TÜSAD, önlemleri hafifletmek için henüz erken olduğunu vurguladı ve ekledi:  “Sağlık Bakanlığı verilerine göre; 9 Mart 2022 itibarıyla ülkemizde toplam vaka sayısı 14 milyon 424 bin 747, toplam vefat sayısı 95 bin 811 olarak kayıtlara geçti. Mart ayıyla birlikte çeşitli ülkelerde pandemi kısıtlamaları tamamen kaldırıldı ancak bir kısmında kapalı ortamlardaki kısıtlamalar ve aşı olma koşulu sürüyor. İllere göre haftalık vaka sayısı ve günlük vefat sayısı oldukça yüksek seyretmeye devam ediyor. Bu sebeple pandemi sona ermiş gibi davranılmamalı, bireysel farkındalık ve tedbirlere mutlaka dikkat edilmelidir.”

***

Pandemide geçen iki yıl boyunca Türkiye’de en çok tartışılan konulardan biri Sağlık Bakanlığının verilerin paylaşımında şeffaf olmaması ve salgının gerçek boyutunun gizlenmesi oldu. Öyle ki pandemide gizlenen verileri ortaya çıkarmak, aydınlatmak adeta bir mücadeleye dönüştü. Mart 2020’den beri gerçek rakamları ortaya çıkarmak için adeta iğneyle kuyu kazan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Pandemi Çalışma Grubu Üyesi, Yazılımcı Güçlü Yaman, salgın döneminde önceki yıllara göre gerçekleşen fazladan ölümlerin izini sürdü. Sağlık Bakanlığının açıkladığı resmi rakamlara göre pandemi nedeniyle ölenlerin sayısı 95 bini aştı. Oysa Güçlü Yaman’ın belediyelerden elde ettiği veriler ve geçmiş yıllarla yaptığı kıyaslamalar, salgın döneminde yaşanan fazladan ölümlerin 270 bini aştığını gösteriyor. Türkiye’de salgındaki ilk vakanın da açıklanan tarihten çok önce gerçekleştiğini belirten Yaman, “Salgının başından beri resmi veriler hep sahteydi. Önceki yıllarla kıyasladığımızda iki yılda çeyrek milyondan daha fazla insan hayatını kaybetti” dedi.

206202.jpg.jpeg

Pandeminin Seyri

Omicron varyantı tüm dünyada etkisini sürdürüyor. Omicron varyantının yarattığı patlama ile küresel düzeyde toplam vaka sayısı 455 milyonun,  Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 6 milyon 57 binin üzerine çıktı.   Aktif hasta sayısı düşüş eğilimine girse de hala yüksek, 60 milyon civarında. Yüksek aktif hasta sayısı bulaş tehdidinin hala ciddi olduğunu gösteriyor. 

Dünya genelinde Ocak ayı sonu başlayan vaka sayısında azalış eğilimi devam ediyor. Son 24 saatte küresel yeni vaka sayısı 1 milyon 694 bin civarında, Covid-19’a bağlı ölüm sayısı ise 6 bin 6 kişi.  Ülkelere göre vaka sayısı şöyle: Güney Kore (283 bin), Almanya (245.3 bin), Vietnam (169.1 bin), İngiltere (72.8 bin),  Fransa (72.4 bin), Hollanda (69.2 bin),  Japonya (62.8 bin), Brezilya (55.2 bin), İtalya (53.1 bin) ve Rusya (50.7 bin). 

Küresel eğilime benzer şekilde Türkiye’de vaka sayısındaki düşüş eğilimi devam etti. Son 24 saatte 25 bin 401 kişiye Covid-19 tanısı kondu. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 123 kişi.  Toplam vaka sayısı 14 milyon 514 bine yaklaşırken , toplam can kaybı 96 bin 17 kişiye yükseldi. Test yaptırma konusunda gevşemelere rağmen yapılan PCR testi sayısı hala oldukça yüksek: 342 bin civarında. Vaka sayısında azalma aktif hasta sayısına da yansıdı. Resmi istatistiklere göre bile 352 bin civarında aktif hastaya sahibiz. Bulaştırma potansiyeli olan aktif hasta sayısının oldukça yüksek olduğunu not etmeliyiz.    

***

Araştırmacılar, dünya çapında Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısının, resmi verilerin üç katı olan 18 milyondan fazla olduğunu değerlendiriyor. Araştırma, ABD’deki Washington Üniversitesi bünyesindeki ‘Covid-19 ek ölümler ekibi’ tarafından yapıldı. 191 ülkeyi kapsayan çalışmaya, küresel gerçek ölüm verisi adı verildi. Çalışmada direkt virüs kaynaklı ölümler kadar ve enfeksiyona bağlı ölümler dikkate alındı. Elde edilen veriler ülke ve bölge bazlı olarak dramatik farklılıklar gösterse de, küresel olarak ölüm oranı, 100 bin kişide 120 kişi olarak tespit edildi. Bu, 2020’nin başından 2021’in sonuna kadar olan iki yıllık sürede 18.2 milyon kişinin Covid-19 nedeniyle hayatını kaybettiğini gösterdi. Açıklanan resmi veriler küresel çapta, 5.9 milyon kişinin hastalık nedeniyle öldüğünü ortaya koyuyordu. Lancet dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, en yüksek ölüm oranları, daha düşük gelire sahip Latin Amerika ülkeleri, Avrupa ve Sahra altı Afrikasında kaydedildi.

EK ÖLÜMLERİN EN FAZLA TESPİT EDİLDİĞİ 5 ÜLKE: Bolivya, Bulgaristan, Esvatini, Kuzey Makedonya ve Lesotho

EK ÖLÜMLERİN EN AZ OLDUĞU ÜLKELER: İzlanda, Avustralya, Singapur, Yeni Zelanda ve Tayvan

İngiltere için ise elde edilen ek ölüm verileri, resmi verilerle paralellik gösteriyor. 173 bin ölüm açıklanan İngiltere’de, ek ölüm ortalaması 100 bin kişide 130 olarak hesaplanıyor.

Epidemiyolojide, ek ölüm kavramı, normal veya kriz dışı koşullar altında beklenenden daha fazla gerçekleşen ölümleri tanımlıyor. Bunun hesaplaması da geçmiş yılların ölüm ortalamalarına ve yıllık beklenen artışlara bakılarak yapılıyor. En yaygın kullanılan basit yöntemlerden birisi de belli bir tarih aralığında mevcut yılın ölüm sayısı ile son beş yıllık ortalama arasındaki farka bakmak.

***

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi’nin COVID-19 pandemisinin ikinci yılında hazırladığı rapora göre en az 1400 işçi salgın nedeniyle hayatını kaybetti. 

Ölenlerin 146’sı kadın işçi, 1254’ü ise erkek işçiydi.  

COVID-19’dan 2020 Mart’ta en az 14 işçi, Nisan’da 105 işçi, Mayıs’ta 30 işçi, Haziran’da 13 işçi, Temmuz’da 16 işçi, Ağustos’ta 57 işçi, Eylül’de 52 işçi, Ekim’de 53 işçi, Kasım’da 162 işçi ve Aralık’ta 242 işçi hayatını kaybetti. 

2021 Ocak’ta 81 işçi, Şubat’ta 38 işçi, Mart’ta 36 işçi, Nisan ‘da 136 işçi, Mayıs’ta 121 işçi, Haziran’da 15 işçi, Temmuz’da 3 işçi, Ağustos’ta 22 işçi, Eylül’de 57 işçi, Ekim’de 37 işçi, Kasım’da 50 işçi, Aralık’ta 28 işçi yaşamını yitirdi. 

2022 Ocak’ta ise 20 işçi ve Şubat’ta da en az 10 işçi COVID-19 nedeniyle hayatını kaybetti.

İSİG Meclisi omicron varyantı sonrası emekli işçilerin ölüm oranının daha da arttığını belirtti. “Bu durum Covid-19’un bir işçi sınıfı (çalışan+emekli) hastalığı olduğunun en büyük göstergesi” dedi. “COVID-19 bir işçi sınıfı hastalığıdır” söylemini tekrarladı.

Salgın Kontrol Önlemleri

Çin’in kuzeydoğusundaki Cilin eyaletinde Covid-19 vakalarının artması sonucu eyalet merkezi Çangçun kentinde karantina ilan edildiği duyuruldu. Yerel yönetimden yapılan açıklamada, kentte toplu testlerin uygulanma sürecinde tüm ulaşımın durdurulacağı ve zorunlu ihtiyaçları sağlayanlar dışındaki tüm işletmelerin kapatılacağı belirtildi. Ulusal Sağlık Komisyonu’ndan yapılan açıklamaya göre, Çin’de son 24 saatte 397’si yurt içi kaynaklı 555 Covid-19 vakası tespit edildi. Yurt içi kaynaklı 121 vakanın görüldüğü Şandong ve 98 vaka ile Cilin eyaletleri, en fazla yerel vakanın kaydedildiği yerler oldu. Cilin’deki vakaların 93’ü eyaletle aynı adı taşıyan eski merkez Cilin şehrinde, 3’ü Yanbien Kore Özerk Vilayeti’nde, 2’si ise karantina ilan edilen Çançung kentinde görüldü.

SARS-COV2

Covid-19’un Delta ve Omicron genlerini içeren ve ‘Deltacron’ adı verilen yeni varyantı ABD ve Avrupa’da en az 17 kişide görüldü. Fransa’daki IHU Mediterranee Enstitüsünden Philippe Colson, yeni varyanta yakalanan üç hasta tespit ettiklerini duyurdu. GB News’in haberine göre, araştırmacılar, Deltacron’a ilişkin araştırmaların sınırlı olduğunu, bu nedenle daha bulaşıcı veya ağır hastalığa neden olup olmadığını söylemek için erken olduğunu aktardı. IHU Mediterranee Enstitüsünden Philippe Colson, yeni varyantın Omicron’un başak proteini ile Delta varyantının gövdesinin birleşimiyle oluştuğunu aktardı.

Genetik araştırma şirketi Helix tarafından hazırlanan bir rapora göre ise Amerika Birleşik Devletleri’nde birbirinden bağımsız iki Deltacron vakası belirlendi. Ayrıca, diğer virüs araştırma ekiplerine göre, ocak ayından itibaren Avrupa’da 12 Deltacron vakası kaydedildi.

Not: Dünya ve Türkiye Covid-19 istatistiklerini Worldmeter sitesine göre vermeye devam ediyoruz. Her gün paylaştığımız veri bir gün önceye ait olup ülkelerin bildirimlerine göre şekilleniyor. Veriyi her gün sabit saatte (sabah 07.00-8.00) alıyoruz.

  • Hakkımızda
  • Künye

 

Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…