Demokrasi Konferansı Sekreteryası’nda yer alan Nesteren Davutoğlu, konferansın yaşanan sorunlarla mücadele için bir ilk adım olduğunu bundan sonra yol haritasının hedeflendiğini söyledi

Toplumun birçok kesimine ulaşarak talepleri ve mücadeleleri ortaklaştırmayı hedefleyen Demokrasi Konferansı, “Ekmek, özgürlük, adalet” sloganıyla 200’den fazla bileşenin katılımıyla 24 Haziran’da gerçekleşti. Konferansın sekreteryasında yer alan Nesteren Davutoğlu, önümüzdeki süreçteki çalışmalara ilişkin konuştu. Ekmek, özgürlük ve adalete odaklanarak yola çıktıklarını ve ülkenin geleceğinde “Bizim de sözümüz var” dediklerini anımsatan Davutoğlu, “Bu konferansı da, uzun bir yolculuğun ilk durağı olarak önümüze koyduk. İşsizliğin, yoksulluğun görünmemiş boyutlara geldiği; eşitsizliklerin hiç kabul edilecek düzeyde olmadığı Türkiye’de; ezilenlerin sesini duyulur kılmak istiyoruz” dedi.

Bu başlagıç

Birçok alanda bildirge yayınladıklarını kaydeden Davutoğlu, “Bu alanlar bizim nasıl bir Türkiye’de yaşamak istediğimizi gösteriyor. 220’nin üstünde sendikanın, partinin, kitle örgütünün, kooperatifin inisiyatifin olduğu bir gruptan söz ediyoruz. Konferans sonrası değerlendirme yapıldı ve şu ana kadar alanları öne çıkararak yürüdüğümüz biçimde nasıl bir çalışma mekanizması oluşturulacağı konusunda da görüş alışverişi yapılacak. Konferans başlangıç oldu, ardından tüm grupların tebliğlerini hayata geçirmek için verilecek mücadeleler olacak” ifadelerini kullandı.

‘Asıl çoğunluk onlar değil’

Davutoğlu, önlerinde bir takvim olduğunu belirterek, şöyle dedi: “Önümüzde bir takvim var, takvim mücadeleye güç vermektir. Bütün mücadelelerin özünde hak mücadelesi verenlerin güçlü olması, sesini duyurma isteği var. Bu ancak çekim merkezinde olursak olabilir. Biz durduğumuz yerde güçlü durarak, kendimizi ifade ederek; gerek seminer, konferans gibi sözel durumlarda, gerek Türkiye’nin farklı yerlerine giderek yerellerle görüşmeler tartışmalar yürüterek farklı konferanslar ele almakla, yeri geldiğinde de mitinglerle büyük konserlerle bir duyarlılık merkezi oluşturmak ve Türkiye’de sadece tek adam ve onu destekleyenlerle oluşan bir güç olmadığını, asıl çoğunluğun halkın farklı bakışı, talebi, arzusu düşüncesi olduğunu belirtmek önemli olacak.”

‘Biz geçip gitmiyoruz’

Önümüzdeki süreçte yol haritalarını çizeceklerini belirten Davutoğlu, “Biz geçip gitmiyoruz. Kalmaya geldik, güç olmaya devam edeceğiz. Çalıştaylar önümüzdeki bir hedef, onun dışında yereller ve konferanslar da bir hedef. Konferansın adalet etrafında birleşmesinin en büyük göstergesi; Türkiye’de bir adalet mekanizması yok.  O zaman kadınıyla, genciyle, çocuğuyla tüm Demokrasi Konferansı katılımcılarının elbirliğiyle eşit, özgür bir hayat kurmaya ve bunu istediğimizi belli etmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Ülkede yaşanan sorunlara karşı bir tepki olduğunu ve bunun giderek büyüdüğünü dile getiren Davutoğlu, “Şu anda en çok ihtiyacımız olan demokrasi konferansının tüm katılımcılarıyla veya şu anda desteklemeye karar veren tüm geniş kitlelerle beraber bir yol haritası oluşturmak” dedi.

Kaynak: Yeni Yaşam

 

 

  • Hakkımızda
  • Künye

 

Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…