Salgının ilk dalgasının henüz kontrol altına alınmadan, ilgili uzmanların uyarılarının dikkate alınmayarak yeniden açılma sürecine girildiğinin altı çizilen TTB merkez Konseyi imzaası ile yapılan açıklamada Koca’nın açıklamalarının hatalı olduğu ifade edildi.
Açıklamada, “Sağlık Bakanlığı’nın elindeki verileri açıklaması halinde illere göre hastalanma ve ölüm hızlarının hesaplanması, karşılaştırılması ve daha etkili önlemler alınması mümkün olabilecektir” denildi. Açıklamada, pandemiyle mücadelenin bireylerin sorumluluğunu aşan bir kamusal irade ve duyarlılık gerektiğine dikkat çekildi.
“Türkiye’de 18 Mayıs – 17 Haziran 2020 tarihleri arasındaki son bir ayda Sağlık Bakanlığı tarafından bildirilen toplam doğrulanmış olgu sayısı 33.292’dir ve gün başına ortalama 1.074 doğrulanmış olgu düşmektedir” bilgisinin yer aldığı açıklamada, “Sayın Bakan’ın dün gerçekleştirdiği basın toplantısında “Son bir ayda günlük ortalama vaka sayısı” olarak 10 kente ilişkin verdiği günlük olgu sayıları toplandığında günlük ortalama olgu sayısının 1.099 olması anlaşılamamıştır. Bu sayı Bakanlığın her gün açıkladığı olgu sayılarının ortalamasından yüksek olduğu gibi, yalnızca 10 ile ait olması, geriye kalan 71 ildeki olgu sayıları açısından da bir tartışmayı gündeme taşımaktadır. Bakanlığın bu konudaki hatayı açıklaması beklenmektedir” denildi.
İSTANBUL, WUHAN GİBİ
Sağlık Bakanı’nın dün yaptığı basın toplantısında bazı illere ilişkin vermiş olduğu bilgilere göre; son bir ayda olguların %60,80’ni İstanbul’dan bildirilmiştir. Türkiye nüfusunun %18,66’sının yaşadığı İstanbul’dan halen olguların %60’dan fazlasının bildiriliyor olması, kentin ‘Wuhan’ gibi bir yoğunluk merkezi olarak nitelendirilmesinin sürdüğünü göstermektedir.
TTB, Bakanlık verilerine göre istanbul ve Ankara’da son bir haftada salgının bulaşma seyrinde durağanlık olduğunu aktarırken; Ankara, Bursa, Kocaeli, Konya ve Diyarbakır illerinde artışa dikkat çekti.
Merkez Konsey, “Son üç günde artış gözlenmeyen tek il İstanbul olurken, son gün İstanbul’da da son bir aya göre %7,20 artış gözlenmiştir. Son gün son bir aya göre Diyarbakır’da %72,41 ve Konya’da %143,90 artış gözlenmiştir” bilgisini paylaştı.
“Sağlık Bakanlığı’nın elindeki verileri açıklaması halinde illere göre hastalanma ve ölüm hızlarının hesaplanması, karşılaştırılması ve daha etkili önlemler alınması mümkün olabilecektir” ifadelerinin kullanıldığı açıklamada şeffaflık çağrısı yaparak Bakanlık verilerindeki farklılıkların nedenleri ile birlikte acil olarak analiz edilmesi gerektiğini söyledi.
Salgının tek başına bireysel sorumluluklarla önlenemeyeceğinin belirtildiği açıklamada toplumsal hareketliliği azaltacak tedbirler uygulanmasını ve karar verme süreçlerinde sağlık meslek örgütlerine yer verilmesi istenildi.
Halis Yerlikaya: Diyarbakır’da son 2 haftada vaka sayısı 1500’ü aştı
Artı Gerçek’e konuşan Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey üyesi Halis Yerlikaya, Diyarbakır’da vaka sayısındaki yükseliş ile ilgili bilgi verdi. Sürecin şeffaf yürütülmediği için vaka sayısına ilişkin net bilgilerin olmadığını belirten Yerlikaya, bakanlığın vaka sayısına ilişkin açıklamasında gözden kaçırılan bir noktaya dikkat çekti. Bakanlığın sadece test sonucu pozitif olan hasta sayılarını açıkladığını ifade eden Yerlikaya, “Laboratuvar sonucu negatif olsa da tomografi ve klinik bulguları olan hastalar var. Biz biliyoruz ki hastanelere yapılan başvurularda ilaç verilen ancak açıklanan rakamlarda olmayan hastalar var” dedi.
‘İKİ HAFTADA VAKA SAYISI BİN 500’Ü AŞTI’
Vaka sayısında Diyarbakır başta olmak üzere bölgede çok ciddi artış yaşandığını ifade eden Yerlikaya, “Elimizde net veriler yok. Çünkü bu verileri bakanlık ve il sağlık müdürlüğü açıklamıyor. İl Pandemi Kurulunda Tabipler Odası yok. Bizim elde ettiğimiz bilgilere göre bu son iki haftada çok ciddi bir hasta artışı oldu. Diyarbakır’da 2,5 aylık süreçte 900 civarında hasta varken, son iki haftalık süreçte hasta sayısı bin 500’ü aştı. Bu ölümlere de yansıyor. Bu bölgede son iki haftada çok ciddi artış var” diye anlattı.
‘GÜNDE 50 HASTA TABURCU OLUYOR, ONLARIN YERLERİ HEMEN DOLUYOR’
Diyarbakır’da vaka sayısında çok ciddi artış olduğunu ifade eden Yerlikaya, “Hastanelerde çok ciddi yoğunluk var. Sonuçta her gün taburcu olan hastalar var. Mesela ben Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma hastanesindeyim. Her gün 50’ye yakın hasta taburcu oluyor, onların yerlerine yeni hastalar çok hızlı bir şekilde dolduruluyor. Ciddi bir sirkülasyon var. Diyarbakır’daki hastaneler baktığımızda 40-50 civarında yoğun bakımda olan hastalar var” dedi.
‘NORMALLEŞME’ SÜRECİNE ERKEN GİRİLDİ’
Salgının hızlı yayılmasının birinci nedeninin ‘Erken Normalleşme’ sürecine girilmesi olduğunu belirten Yerlikaya, iktidarın ekonomik parametreler üzerinden bir süreç işlettiğini söyledi. Ekonomik kaygıların bilimsel kaygıların önüne geçtiğini ifade eden Yerlikaya, şunları söyledi: “Peyder pey bir normalleşme sürecine girilebilirdi. Çok hızlı hızlı davranılmasının salgının yayılmasına neden olduğunu düşünüyoruz. Bir diğer neden şehirlerarası yolların açılması… İstanbul başta olmak üzere batı illerinden bölgeye gelen insanların yaptıkları ziyaretlerden kaynaklı vaka sayısında artış oldu.
SALGININ YAYILDIĞI YERLER
Diyarbakır ve bölgeye baktığımızda bazı yerlerde, bazı ailelerde kümelenmeler olduğunu görüyoruz. Buralar mevlite, taziyeye katılım, çoklu ibadet yerleri, yada nişana katılım gibi insanların toplu bir araya geldiği yerler. Salgının daha çok buralarda kümelendiğini görüyoruz. Birde yoksul kesimin yaşadığı yerler var. Bağlar, Sur gibi yerlerde hasta sayısının çok daha fazla olduğunu söyleyebiliriz. İnsanların ekonomik koşulları olmadığı için maske gibi sağlık gereçlerini alamıyorlar. Devlet, sosyal devlet olma gereği bu insanlara destek vermeli.
‘COVID DIŞI KRONİK HASTALIĞI OLANLAR SIKINTI YAŞIYOR’
Pek konuşulmayan kronik hastaların yaşadığı sorunlar var. Kronik hastalığı olan, sürekli acil ilaç kullanması gereken, sağlık araç ve gereçlerine ihtiyaç duyan Covid dışı hasta grubu dediğimiz hastaların hastanelerde sağlık gerekliliği karşılanamıyor. Çünkü bütün enerji Corona hastalarına yöneltilmiş durumda. Bunların sağlığa erişimi konusunda ciddi sıkıntılar var. Bunlara yönelik çalışma yapılması gerekiyor. Birde hastanelerde virüsü kaparım korkusu ile gelemeyen hastalar var. Bu konuda mutlaka bir çalışma yapılmalı.”
Kaynak: Artı Gerçek-Remzi BUDANCİR
