Artvin Yusufeli, Demirdöven ve Yaylalar köyünde Erarı şirketi jandarma eşliğindeki HES çalışmalarına bugün de devam etti.
Artvin Yusufeli’nde; Demirdöven, Yaylalar ve Altıparmak köylerindeki yurttaşlar 6 yıl önce kovdukları Erarı HES firmasını 3. kez bölgede çalışma yapmak için gelince yeniden kovmuş ve çalışmalarına izin vermemişti.
Yaşanan bu gelişmelerin ardından bölgede kar yağması ve köylü yurttaşların köylerden şehirlere göç etmesini fırsat bilerek yanına aldığı 2 tabur askerle 3 gün önce daha önce kovulduğu bölgede HES projesi çalışmalarına başlamıştı.
Bölgede onlarca ağacı kesen ve şantiye kurma çalışmalarına başlayan şirketimn çalışmalarına müdahale etmek isteyen yurttaşlar ve muhtarlar jandarma tarafından engellenmişti.
‘TOPRAĞIMIZN SAHİBİ SANKİ HES ŞİRKETİ’
Bugün kendisine telefonla bağlantı kurduğumuz Demirdöven köyü muhtarı Hafız Aslan Peker son durumu şu şekilde aktardı:
“İçimiz yanıyor katliama devam ediyorlar. Ben 65 yaşın üzerinde olduğum için Jandarma bana ‘sen dışarıya çıkmazsın’ diyor ve benim çalışma yapılan alana girmeme müsaade etmiyor. Toprağımızın sahibi sanki HES şirketi. Burada asıl zorumuza giden durum, hukuksuz olarak çalışma yapan şirket için bizim çocuklarımız, jandarmamızın nöbet tutuyor olması. Biz bugüne kadar hiçbir kimse ile kavga etmedik. Biz hukuk ve yasa çerçeveleri içerisinde haklarımız ne ise onun gereğini yaptık. Suyumuzu, toprağımızı koruduk kimseye saldırmadık, saldırmayız. Biz kavga değil yasaların uygulanmasını istiyoruz. Jandarmamız burada kış boyu nöbet mi tutacak? Şehre inmeye, kaymakamımızla konuyu görüşmeye çalışacağım.
‘BURADAN BAŞKA GİDECEK YERİMİZ, SU İÇECEK DEREMİZ YOK’
3 gün önce 2 tabur askerle gelen şirket bugün aralıksız çalışmalarına devam ediyor. Biz ancak uzaktan fotoğraflar alabiliyoruz. Şimdi avukatlarımız hukuki olarak yeni çalışmalar başlatıyorlar. Bu katliam durdurması için yetkililere yeniden çağrı yapıyoruz diyoruz ki, ne olur durdurun şu katliamı, yok olmasın yaşam alanlarımız, bizim buradan başka gidecek yerimiz, su içecek deremiz yok. Yargının alacağı kararları bekleyelim bu hukuksuz çalışmaya son verdirin.”
‘DEVLET HALKIN KARŞISINDA, ŞİRKETİN EMRİNDE’
Köylülerin avukatı Recep Akyürek de “Neresinden tutarsanız tutun her yanı tutarsızlıklarla dolu bir durumla karşı karşıyayız” diyerek şöyle konuştu:
“Artvin il meclisi il imar komisyonunda AKP ve MHP oylarıyla alınan bir karar var. Bu karar daha onaylanmadı ancak firma çalışmaya başladı. Biz bu karara karşı şimdi dava açıyoruz. Ayrıca keşif için bedelleri de yatırdık. Şirketin hangi izinle çalıştığı belli değil ama tüm bunlara rağmen çalışma yapıyor. Bu olayın neresinden tutarsanız tutun her tarafı tutarsızlıklarla dolu. Ne söyleyeceğimi söylemekte zorlanıyorum. Devlet halkın karşısında, şirketin emrinde geziyor. Olmaz böyle şey. Yasalar var, hukuk var, herkes bunlara göre davranmak zorundadır.”
Ne olmuştu:
Köylülerin üç kez kovduğu HES şirketi, iki tabur askerle geldi
Bölgede yaşayan Hafız Peker, ‘Durumumuz iyi değil. Çok üzgünüm, çok mücadele ettik, 6 yıl sonra taburla yaşam alanları yok ediliyor. Gerçekten şu an çok üzgünüm’ dedi.
Artvin Yusufeli’nde; Demirdöven, Yaylalar ve Altıparmak köylerindeki yurttaşlar 6 yıl önce kovdukları Erarı HES firmasını 3. kez bölgede çalışma yapmak için gelince yeniden kovmuş çalışmalara izin vermemişti.
Geçen ay 3. kez köye gelen firma yetkililerinin, “Demir direk dikiyoruz” diyerek HES çalışması yapmak istedikleri anlaşılınca köylülerin tepkesiyle karşılaşmışlardı.
Yetkililerin beton dökmeye çalıştıkları esnada köylüler buna karşı çıkmış ve üzerlerine beton mikserlerden beton dökmeye çalışılmıştı. Köylülerin direnişinin ardından şirket 3. kez vadiden kovulmuştu.
‘DAĞ, TAŞ JANDARMA İLE İŞGAL ALTINDA, SANKİ SAVAŞA GELMİŞLER’
Bugün Erarı Elektromekanik Enerji Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yetkilileri, öğlen saatinde yanlarına aldıkları 2 tabur jandarma ile HES yapacakları alanda çalışmalara başladı. Olaya müdahale etmek isteyen yaylalar köy muhtarı Fethi Hevek ile yurttaşlara engel olundu.
Muhtar ve yurttaşların görüntü almasına jandarma görevlileri müsaade etmedi. Alana gelen tüm yollar jandarma tarafından kapatıldı. Alana gelmek isteyen köylü yurttaşlar jandarma tarafından zorla alandan uzaklaştırıldı.
Yaylalar köy muhtarı Fethi Havek, “Bu yapılanlar insanlığa sığmaz. Şu an bir katliam başladı; dağ, taş jandarma ile işgal altında. Sanki savaşa çıkmış gibiler. Bizi alana sokmuyorlar. Toprağımız, yaşam alanlarımız gözümüzün önünde dozerlerle yıkılıyor. Yazıktır, günahtır; duyun sesimizi. Şu dakikaya kadar onlarca ağaç yok ettiler ve katliam devam ediyor. İnsanlığa kıyıyorlar, can damarlarımızı kesiyorlar. Yetkililer duyun bu feryadımızı, kıymayın yaşamımıza. Köylerimizin boşalmasını fırsat bildiler. Kar yağdı. Herkes köyden ayrıldı. Direnecek kimse de kalmadı, tek başıma kaldım. Konuşamıyorum, komutan beni de alana sokmuyor ve görüntü almama müsaade edilmiyor. Bu yapılanlar hukuksuzdur, yasalara aykırıdır. Bu katliam bir an evvel durdurulsun” çağrısında bulundu.
‘6 YIL SONRA TABURLA YAŞAM ALANLARI YOK EDİLİYOR’
Yurttaş Hafız Peker ise “60 jandarma var burada, şu an komutan bizleri ikna etmeye çalışıyor. Şu dakikaya kadar onlarca ağaç kesildi. Doğa katliamı başladı. Yazık ediyorlar yurdumuza. Ne diyeceğim bilemiyorum, kimse de yok, yalnız kaldık, komşularımızın hepsi gitti, fırsat buldular, jandarmayla geldiler. Durumumuz iyi değil. Çok üzgünüm, çok mücadele ettik, 6 yıl sonra taburla yaşam alanları yok ediliyor. Gerçekten şu an çok üzgünüm” diyerek yaşanaları dile getirdi.
