Özgür Denizli

Bir büyük oyuncunun çok özel hikâyesi – Atilla Dorsay

Filmde anlatılan hikâye de neredeyse gerçeğin bir aynası. Ama öylesine ustalıkla yansıtılmış ve özel bir yapıma dönüştürülmüş ki… Doğrusu parmak ısırtıyor…

YETENEKLİ BAY CAGE     

X  X  X  X

(The Unbearable Weight of Massive Talent)

Yönetmen: Tom Garmican
Senaryo: T. Garmican, Kevin Etten
Görüntü: Nigel Bluck
Müzik: Mark İsham
Oyuncular: Nicolas Cage, Pedro Pascal, Tiffany Haddish, Sharon Horgan, Paco Leon, Neil Patrick Harris, Lily Mo Sheen, Alessandro Mastronardi, Jacob Scipio, Katrin Vankova, Nick Wittman

Lionsgate (Amerikan) filmi, 2022.

Öyle bir oyuncu ki… Aileden İtalyan ve Alman kökenleri var… Francis Ford Coppola’nın kardeşi, edebiyat profesörü August Coppola ve dansçı Joy Vogelsank’ın çocukları. Asıl soyadı da elbette Coppola. 1964 Kaliforniya doğumlu. 1980’lerde oyunculuğa başlamış. Aralarında The Cotton Club – Gangsterler Kulübü, Birdie, Peggy Sue Got Married, Moonstruck – Ay Çarpması, Wild at Heart – Vahşi Duygular, Leaving Las Vegas – Elveda Las Vegas (Oscar ödülü), Con Air, Face/Off – Yüz yüze, Bringing Out the Dead- Yaşamın Kıyısında, Corelli’nin Mandolini, Ghost Rider- Hayalet Sürücü gibi kolay unutulmaz filmler çevirmiş.

Film çekme temposunu hep sürdürmüş. Ama nedense 2000’lerden, özellikle de 2010’lardan itibaren filmleri o kadar ilgi görmemiş, seyirci çekmemiş.

Böylece filmde anlatılan hikâye de neredeyse gerçeğin bir aynası. Ama öylesine ustalıkla yansıtılmış ve özel bir yapıma dönüştürülmüş ki… Doğrusu parmak ısırtıyor… Filmde bizzat kendisi kariyerinin sonlarında, başarıdan uzaklaşmış, uçan kuşa borcu olan, yapımcıların peşinde yalvar yakar koşan bir  oyuncu eskisini oynuyor. Ama uluslararası lüks eğlence adası Majorka’da bir multimilyonerin doğum günü partisine davet alınca, engelleri aşıp koşuyor.

Orada ev sahibi olan Javi adlı bu şüpheli Latin’in aynı zamanda CIA tarafından aranan ABD karşıtı bir eylem adamı olduğu ortaya çıkıyor.  Özel hayatında da mutlu olamamış, eşi Olivia’dan ayrılmış, kızı Abby ile de bir türlü gereken ilişkiyi kuramamış olan Nick Cage, yeni başkan adayının kızıyla birlikte kendi kızının da kaçırılması olayını yaşıyor. Ve tüm bunlara karşı amansız bir savaşıma girişiyor.

Sadece ikinci filmini çeken genç yazar- yönetmen Tom Garmican, bizlere çok özel bir film sunuyor. Hem bir aksiyon, hem bir komedi, ama öte yandan gerçek bir büyük yıldızın bir tür fanteziye oturtulmuş biyografisi… Bir özelliği, Nicholas’ın birçok sahnede kendi kendisiyle, daha doğrusu gençliğiyle diyaloga girmesi. Bu hiçbir yerde pek açıklanmamış; hatta birkaç kaynak o kişinin Cage’in gençlik filmlerinden alınıp kullanıldığını savunuyor. Ama bana kalırsa, bu kendisine hayli benzer Nick Wittman adlı bir oyuncu sayesinde mümkün olmuş gibi duruyor.

Ve art arda gelen o dayanılmaz fantezi, hatta apaçık komedi sahneleri… Nick’in elinde içki sahnesiyle havuza dalması… Siyahi ajan Vivian’ın çizdiği o bürokratik kadın  ajan tiplemesi… Nick’in kendisine adanmış olan zengin müzeyi keşfetmesi…

Ya da Nick ve genç kızı Abby arasındaki baba-kız ilişkisinin farklı ve yüreğe dokunan ayrıntıları… Ve aralarda anılan ya da seçilmiş parçacıkları ekrana yansıyan ünlü Nicholas Cage filmleri…

Filmde ondan hemen sonra gelen baş oyuncu kuşkusuz  Pedro Pascal. Javi’ye hayat veren oyuncu, Şili doğumlu tanınmış bir Latin aktör. Vivian’da Tiffany Haddish, Olivia’da benim Duygu Asena’ya çok benzettiğim Sharon Horgan, Nicholas Cage’in ajanında Neil Patrick Harris, Addy’de Lily Mo Sheen de gayet  iyiler. Majorca’nın göz okşayan bir dekor olarak kullanılması ve tüm Latin aktörlerin, belki özellikle altı çizilmiş tipik bir aksanla İngilizce konuşmaları da filmin lehine ögeler olmuş. Emektar Mark Isham’ın müziğini de analım.

Kaynak: T24

Exit mobile version