Özgür Denizli

Erdoğan ‘hiçbir şey demedi’ mi?

Erdoğan’ın açıklamasından hayal kırıklığı duyanların en çok öne sürdüğü motif, bugüne kadar adım adım sızdırılan bilgilerin temel kaynağı olan “ses kaydı”ndan söz edilmeyişi. Burada elbette haklı bir sitem ve eleştiri var. Ancak Ankara, gıdım gıdım sızdırma politikasını istikrarla yürüterek, çok çarpıcı ve iç kaldırıcı cinayet ayrıntıları paylaşarak, kayıtların nasıl elde edildiğinin fazla mesele edilmemesini sağlamayı başarmış görünüyor.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili olarak yaptığı “dünyaya sesleniş” konuşması, beklendiği gibi, yeni ve çarpıcı ayrıntılar barındırmıyor, ama çok önemli yargı ve mesajlar içeriyor.
Konuşmanın bekleneni vermediği yollu yorumlar esas olarak cinayeti aydınlatacak yeni somut veriler içermemesine dayanıyor ve galiba söz konusu beyanın devletin en üst düzeydeki yöneticisi ve temsilcisi tarafından yapılmış oluşunu es geçiyor.

Bu beyanla Türkiye Cumhuriyeti, topraklarındaki temsilciliğinde bir muhalif vatandaşını öldüren Suudi Arabistan devletinin “planlı cinayet” işlemiş olduğunu dünyaya resmen duyurmuş ve Riyad’ın olaya dair resmî açıklamasını yine resmen yalanlamış oldu. Ayrıca, Erdoğan özel olarak bu cinayetin karar vericisi olarak Muhammed bin Selman’ı (MbS) suçladığını ortaya koydu. Bir de müstakbel gelişmeler boyunca dizginleri elde tutmaya ve inisiyatifi bırakmamaya yarayacak adım attı, Suudi Arabistan’da tutuklanan sorumluların Türkiye’de yargılanmasını “talep ve teklif” etti. Bir adım da uluslararası kuruluşlar ve kamuoyuna yönelik olarak atıldı, “tarafsız soruşturma” davetiyle, bir nevi uluslararası soruşturmaya kapı açıldı. Bu şüphesiz MbS’nin bölgesel rakibi Ankara tarafından suçlanmasından daha etkili olabilecek bir hamle.

Erdoğan’ın açıklamasından hayal kırıklığı duyanların en çok öne sürdüğü motif, bugüne kadar adım adım sızdırılan bilgilerin temel kaynağı olan “ses kaydı”ndan söz edilmeyişi. Burada elbette haklı bir sitem ve eleştiri var. Ancak Ankara, gıdım gıdım sızdırma politikasını istikrarla yürüterek, çok çarpıcı ve iç kaldırıcı cinayet ayrıntıları paylaşarak, kayıtların nasıl elde edildiğinin fazla mesele edilmemesini sağlamayı başarmış görünüyor.

Şimdi bu haklı sorunun ertelenmesi veya şimdilik kenara itilmesi yine sağlandı. Erdoğan bugüne kadarki gıdım gıdım ifşaat politikasını sürdürmeyi ihmal etmedi, cinayetten önce Suudi istihbaratçıların ormanda keşif yaptığı bilgisini ortaya sürdü.

Erdoğan’ın söyledikleri ve bunların yanına iliştirilmesi gereken notlar şöyle:

 

Kaynak : Duvar

Exit mobile version