Özgür Denizli

Gazze’de ekokırım: “Savaşın çevresel etkileri daha önce görülmemiş boyutlarda”

Birleşmiş Milletler Çevre Programı raporu, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının çevre üzerindeki yıkıcı etkilerini gözler önüne seriyor.

Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP), Gazze Şeridi’nde 7 Ekim 2023’ten bu yana devam eden İsrail saldırılarının çevreye etkisine ilişkin bir rapor yayımladı.

UNEP’in 18 Haziran’da yayımladığı rapora göre, Gazze’deki savaşın çevre üzerindeki etkileri daha önce görülmemiş boyutlarda. Raporda, Gazze toplumunun hızla toprak, su ve hava kirliliği risklerine maruz bırakıldığı ve doğal ekosistemlere geri dönüşü olmayan hasarlar verildiği belirtilerek ‘acil ateşkes’ çağrısı yapıldı.

UNEP, Birleşmiş Milletler’de çevre konusunun eşgüdümünü, çevrenin durumunun küresel düzeyde sürekli gözden geçirilmesini, çevre sorunları hakkında uluslararası toplumun dikkatinin çekilmesini ve uluslararası/ulusal çevre politikasının ve hukukunun gelişiminin sağlanmasını amaçlıyor.

“Tahminen 39 milyon ton enkaz oluştu”

Raporda öne çıkan tespitler şöyle:

“Hijyen sistemleri neredeyse işlevini yitirdi”

“Toprak ve su kaynakları kirlendi”

Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) kuruluş belgesi Roma Statüsü’ne göre, “tahmin edilen somut ve doğrudan askeri avantajlara kıyasla, aşırı olacak şekilde, sivillerin yaralanmasına veya ölmesine veya sivil nesnelerin zarar görmesine yol açacağı ve geniş çapta, uzun vadeli ve ağır bir biçimde doğal çevreye zarar vereceğinin bilincinde olarak saldırı başlatılması” savaş suçu olarak değerlendiriliyor. 

“Acı dolu, uzun bir iyileşme süreci”

UNEP İcra Direktörü Inger Andersen’e göre, “Gazze halkı sadece devam eden savaşın acılarıyla uğraşmıyor, aynı zamanda artan çevresel hasar dolayısıyla acı dolu, uzun bir iyileşme sürecine maruz kalıyor.”

Gazze’de çevreyi etkileyen kirleticilerin türü ve miktarı konusunda soru işaretleri olduğuna dikkat çeken Andersen, Filistinlilerin savaşın yarattığı hasarın ve kirliliğin sonuçlarıyla yaşamak zorunda kaldığını belirtti.

“Gazze’de ekokırım yaşanıyor

İngiltere merkezli Guardian gazetesinin haberine göre, Gazze’deki kirliliğin yüzde 99’u İsrail’in hava bombardımanları ve kara işgalinden kaynaklanıyor.

Londra merkezli bağımsız bir araştırma grubu olan Forensic Architecture’ın araştırmasına dikkat çeken Guardian, kurumun, Gazze’de tarım arazilerinin ve altyapının tahrip edilmesini ‘kasıtlı bir ekokırım eylemi’ olarak nitelediğini belirtiyor.

İsrail’in hedef aldığı çiftlikler ve seraların, onlarca yıldır kuşatma altında olan Gazzeliler için yerel gıda üretiminin temelini oluşturduğunu belirten Forensic Architecture, “Bu sistematik tarımsal yıkımın etkileri, Gazze’de Filistinlilerin hayatta kalması için kritik kaynaklardan bilinçli olarak mahrum bırakılmasıyla daha da kötüleşiyor” diyor.

*Ebu Suffiye ailesinin çiftliği. (Görseller: Forensic Architecture/Google Earth ve Planet Labs PBC)

Filistin Sivil Çevre Örgütleri Ağı Koordinatörü Abeer Butmeh’e göre ise “İsrail işgali Gazze’deki tüm yaşamsal unsurlara ve tüm çevresel unsurlara tamamen zarar verdi; tarımı ve yaban hayatını tamamen yok etti. Olan şey kesinlikle ekokırımdır. Bu Gazze’deki çevreye uzun vadede, sadece kısa vadede değil, zarar veriyor.”

Gazze’deki yıkımın boyutu ve uzun vadeli etkileri, bunun potansiyel bir savaş suçu olarak soruşturulması, çevreye kasıtlı zarar vermeyi içeren ‘ekokırım’ olarak sınıflandırılması çağrılarına yol açtı. Bu terim uluslararası hukukta henüz resmi olarak tanınmasa da, İsrail’in Gazze saldırılarının çevresel etkilerini tanımlamak için kullanılıyor.

Kaynak: Bianet

Exit mobile version