Ülkemiz baskıcı yönetimiyle gittikçe klostrofobik bir hal almaya başladı. İklim krizi, güçlü virüsler, göç gibi devasa sorunlar yüzünden dünya da pek farklı değil. Bu büyük yüke, kendine acıma, kaygı, depresyon, insanlıktan yani kendimizden nefret etme ve daha nice olumsuz duygu durumlarıyla tepki veriyoruz. Ben, güç ve para biriktirme uğruna bize yaşatılanlara çoğunlukla “değer mi?” diye bakmaya başladım, belki orta yaşın da getirdiği bir şeydir. Bütün bunları hiç yaşamak zorunda değiliz. Bizi kendimizden nefret ettirmeyecek, tepemize bir göktaşı düşsün de kurtulalım dedirtmeyecek, mis gibi bir sistem kurabiliriz. İnsanları tek tek sevmek zorunda değiliz ama insanlıktan ümidimizi neden keselim?