
Irkçılık her dönemin ve hemen her coğrafyanın sorunu.
Son dönemde çok daha ciddiyetle tartışılmasının sebebiyse iki yıl önce ABD’de yaşanan bir cinayet.
25 Mayıs 2020, 46 yaşındaki siyah George Floyd, ABD’nin Minneapolis şehrinde beyaz bir polis olan 44 yaşındaki Derek Chauvin tarafından öldürüldü.
O günde beri markalar, kurumlar, kamuyu etkileme gücüne sahip ünlü isimler ırkçı geçmişleriyle yüzleşiyor, eşitlik ve çeşitlilik için neler yapabileceğini tartışıyor.
Bu hamlelerden biri prestijli bilim dergisi Nature’dan geldi.
Dergi son sayısını bilim dünyasının geçmişinde ve bugün yaşanan ırkçı yaklaşımlara ayırdı. ‘Irkçılık: Bilimin toksik mirasını aşmak’ kapağıyla yayınlanan sayıda, yalnızca bilim tarihinin karanlık sayfaları açılmadı, yapay zeka aracılığıyla önümüzdeki dönemde yaşanabilecek ırkçılığa da dikkat çekildi.
Nature iğneyi kendisine batırdı.

1904 yılında modern öjeninin kurucusu sayılan Francis Galton’a platform olarak fikirlerini yaymasını sağladığı için üzgün olduğunu söyledi. Yunanca ‘iyi doğan’ anlamına gelen Öjeni ‘üstün olduğuna karar verilen genlerin üremesini teşvik eden’ dolayısıyla diğerlerinin elimine edilmesini öngören bir uygulama. Bilim çevrelerinde kabul gördüğü dönemler oldu.
Dergide, ırkçılığa maruz kalan bilim insanlarının tanıklıkları, çeşitli ülkelerdeki ırk odaklı sorunlar, özellikle yapay zeka kullanılarak geliştirilen programlarda ırk çeşitliliğinin sağlanması için verilen mücadele gibi konular yer alıyor.
Derginin konuk editörleri Chad Womack, Elizabeth Wathuti, Ambroise Wonkam, Melissa Nobles ‘sayıyı hazırlarken motivasyonlarının bilimsel araştırmayı sömürgesizleştirmek, adaleti sağlayarak geçmişi onarmak olduğunu’ söyledi.

Kaynak: DİKEN