Boğaziçi akademisyenlerinden ‘159’ eylemi
Boğaziçili akademisyenler, ‘Aşağı bakmıyoruz, kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz’ pankartıyla Rektörlüğe sırtlarını döndü.
Rektörlüğe sırtlarını dönerek ‘kayyım rektör’ eylemi yapan akademisyenler bugün 159 öğrencinin gözaltına alınmasına ithafen Rektörlük kapısına 159 yazılı dövizler bıraktı.
AKP’li Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanmasının ardından öğrencilerin ve akademisyenlerin eylemleri başlattığı eylemler bir ayı geride bıraktı. Dün, ‘Kabe soruşturması’ gerekçe gösterilerek 2 öğrencinin tutuklanmasını protesto eden 159 öğrenci de işkence ile gözaltına alındı.
‘AŞAĞI BAKMIYORUZ, KABUL ETMİYORUZ’
Bulu’nun atandığı günden bu yana Rektörlüğe sırtlarını dönerek eylem yapan akademisyenler bugün de 159 öğrencinin gözaltına alınmasına tepki gösterdi.
Ellerinde ‘159’ yazılı, gözaltına alınan 159 öğrencilerini temsil eden pankartlarla Rektörlük binasına sırtlarını dönen akademisyenler, “Aşağı bakmıyoruz, kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” yazılı bir pankart taşıdı.
Galatasaray Üniversitesi’nden akademisyenler: Öğrencilerin ve meslektaşlarımızın yanındayız
Boğaziçi Üniversitesi’nde AK Partili atanmış rektör Melih Bulu’yu protesto eden akademisyen ve öğrencilere Galatasaray Üniversitesi öğretim üyelerinden de destek geldi. Galatasaray’lı akademisyenler “Boğaziçi Üniversitesi bileşenlerinin direnişi demokrasiyi korumak için” ifadelerini kullandı.
Galatasaray Üniversitesi’nden bazı akademisyenler, Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrencilerin gerçekleştirdiği protestoya destek verdi ve gözaltına alınanların serbest bırakılmasını istedi. Yazılı bir basın açıklaması yayınlayan akademisyenler polis müdahalesinin sona ermesini ve rektörlerin üniversite bileşenlerince seçilmesini talep etti.
Akademisyenlerin yayınladığı bildiri şöyle:
“Boğaziçi Üniversitesi’ne dışarıdan rektör atanmasına karşı gelişen ve demokratik özerk üniversite taleplerini yükselten harekete yönelik saldırıyı ülkemizin geleceğine yapılmış bir saldırı olarak görüyoruz. Bunun uzunca süredir üniversiteleri bir emir komuta zinciri halkası haline getirme çabasının parçası olduğunu düşünüyoruz.
Bir üniversiteyi üniversite yapan, ne öğretim üyesi sayısı, ne öğrenci sayısı, ne de başka bir nicel kriterdir. Bugün dünyanın en saygın üniversitelerinin ortak özelliği özerk bir işleyişe sahip olmaları ve akademik özgürlüğe sınır koymamalarıdır. Bu atamaya karşı Boğaziçi Üniversitesi bileşenlerinin, akademisyeniyle, öğrencisiyle, mezunuyla, idari personeliyle sergilediği kolektif direniş üniversite idealini ve demokrasiyi savunmak içindir.
Bilimsel özgürlük için şart olan özerk üniversite mücadelelerinde; öğrencilerin ve meslektaşlarımızın yanındayız. Gözaltındaki ve tutuklanmış öğrencilerin derhal serbest bırakılmasını, üniversitelere dönük polis müdahalesinin sonlandırılmasını ve rektörlerin üniversite bileşenlerince seçilmesini talep ediyoruz.”
Kaynak: Artı Gerçek-DUVAR-
