Çeşme’nin doğa yapısını talan edecek Çeşme Turizm Projesi için, 27 Ekim’de Çeşme’de yapılacak bilirkişi incelemesine yönelik TMMOB, İzmir Tabip Odası, İzmir Barosu ve EGEÇEP çağrıda bulundu. Çağrıda projenin yapılması durumunda yarımadanın İzmirlilere kapatılacağı belirtildi.

Yarımada İzmirlilere kapatılacak

İstanbul, Ankara gibi büyükşehirlerde uygulanan kontrolsüz yapılaşma ve talan süreçlerinin bu kentleri yaşanmaz hale getirdiğini belirten İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, “Yaşanan bu durum görece daha korunaklı ve yaşam kalitesi yüksek kalan İzmir’e olan göç, konut-arazi talebini de arttırmıştır. 12 Şubat 2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Cumhurbaşkanı kararnamesiyle ‘Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi’ ilan edilen ve Yarımadanın yaklaşık yüzde 55’ini kapsayan alan; ekolojik ve doğal yapısı itibari ile korunması gereken özel bir alan statüsündedir. İzmir’in en önemli ekolojik yutak alanlarından biri olan Yarımada, ekosistem bütünü içinde benzersiz ve hassas yapısı ile iklim değişikliği sürecinde de İzmir için büyük bir şans olma özelliği taşımaktadır” dedi.

İzmir halkının nefes alma alanı olan İzmir Yarımada Bölgesi’ninde bu süreçlerden ve soylulaştırma politikalarından etkilendiğini vurgulayan Op. Dr. Çamlı, “Çeşme Turizm Planı olarak sunulan proje bilimsel dayanaktan yoksun, kamu ve doğa yararına aykırıdır. Kamu kullanımına açık ve devlete ait olan kıyıların, hatta tapuda kaydı olmayan deniz alanlarının turizm amaçlı bölge ilan edilmesi ve hatta özel kullanıma tahsis edilmesi; başta Anayasa olmak üzere mevzuata aykırı olduğu gibi, bu kamusal alanların, gerçekte sahibi ve hak alacaklısı, İzmir halkı tarafından kullanılamaması sonucunu da doğuracaktır. Kalkınma ve turizmin gelişmesi adı altında bize sunulan proje, İzmir halkını yoksullaştıracak, nefes alma alanlarını elinden alacak, iklim krizinin sebep olduğu doğal süreçlerin olumsuz sonuçlarının artarak hızlanmasını sağlayacak ve sermaye sahiplerinin elinde köleleştirecektir” diye konuştu.

Op. Dr. Çamlı, şunları söyledi: “Bu sadece bir doğa yıkımı değil aynı zamanda kentimizin ve tüm ülkenin doğal zenginliklerini bir avuç sermaye sahibine kurban eden; sosyal adalet, çevresel adalet gibi temel yaşam ilkelerine aykırı planı, bir turizm planı olarak, kamunun alanlarını ve kaynaklarını kısa vadeli rant politikalarının hizmetine sunmaktır.”

Kaynak: Birgün – SOL

***

“Çeşme Turizm Projesine karşı Yarımada’ya sahip çıkalım”

“Çeşme Turizm Projesi” için 27 Ekim’de yapılacak bilirkişi incelemesi öncesi yapılan açıklamada, “İzmir’in yok olmaması için Yarımada’ya şimdiden sahip çıkalım” denildi.

Fotoğraf: Evrensel

İzmir’in doğal yaşamına, güzelliklerine ve turizm ekonomisine ev sahipliği yapan Yarımada’yı tehdit eden, “Çeşme Turizm Projesini” durdurmak için açılan davaların bilirkişi incelemesi 27 Ekim Çarşamba günü Çeşme’de yapılacak. Bilirkişi incelemesi öncesi Yarımada Talanını Durdurma Koordinasyonu Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesi’nde basın toplantısı yaptı.

Toplantıya, TMMOB İzmir İKK, İzmir Barosu, EMEP, TİP, TKP, Sol Parti Karşıyaka ve Konak Kent Konseyleri, Ege Kent Konseyleri Birliği, İzmir Yaşam Alanları da katıldı. Basın toplantısında Koordinasyon Kurulu adına konuşan Prof. Dr. Ahmet Soysal, İzmir’in Kanal İstanbul’u olarak bilinen ve ayrıntıları kamuoyundan sır gibi saklandığını söyledi.

“KAMU ARAZİLERİ SERMAYEYE AKTARILACAK”

166,2 milyon metrekarelik, yüzde 98’i kamuya ait bu alanın çok sayıda parsele bölünerek; turizm yatırımcılarına aktarılmasının hedeflendiğini belirten Soysal, “Böylece kamu malı olan dönümlerce arazi sermayeye aktarılmış olacak” dedi.

“DOĞAL YAŞAM TEHLİKEDE”

Bölgedeki yabani yaşam alanları, endemik bitkiler ve tarım alanları, el değmemiş deniz kıyıları ile su altı değerlerinin yaşamının tehlikeye gireceğini söyleyen Soysal, bu alanda endemik, nadir ve acil korunması gereken on dokuz tür olduğunun altı çizildi.

Çeşme Kültür ve Turizm Gelişim Bölgesi’nde yapılması planlanan büyük ölçekli oteller, sayıları yirmiyi bulan golf sahaları, marinalar ve alışveriş merkezleri ile şantiyeye dönüşecek olan Yarımada’da mevcut turizm yapısı tümüyle değiştirileceği ifade eden Soysal, “Proje tamamlanırsa, bölgenin nüfusunun 5-6 kat artacağı hesaplanıyor. Tüm bunlar yan yana konulduğunda proje ile Çeşme yarımadasına ve İzmir’e yaşatılmak istenen tehdidin gerçek boyutu ortaya çıkıyor. İzmir’in yok olmaması için Yarımada’ya şimdiden sahip çıkalım” diye konuştu.

27 Ekim’de yapılacak olan bilirkişi keşfinin İzmirlilerin toprağına, suyuna, ekosistemine sahip çıktığını göstermesi açısından büyük önem taşıdığı belirtilen Soysal, 27 Ekim Çarşamba günü saat 11.00’da Çeşme Adliyesi önünde buluşma çağrısı yaptı.

Kaynak: EVRENSEL

  • Hakkımızda
  • Künye

 

Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…