Renkli bir kelebek olamayan güve, Güven Abi’nin sinirlerini kim yatıştırdı? İki dost ağaç, aralarına örülen duvardan sonra bir daha birbirlerini görebilecekler mi?… Karman Çorman Hayvan, Mine’nin Kırmızı Topu, Güven Abi ve İki Ağaç, son birkaç ayda raflarda yerini alan bazı çocuk kitaplarını derledik.

Bazı günler tersinden, sinirli kalktığımız olur yataktan. Ancak Güven Abi genelde hep sinirli uyanırdı. Tıpkı o sabah gibi. Küçükken bir kozadan çıkmıştı Güven Abi. Ve en büyük hayali, büyüyünce renkli kanatları olan bir kelebeğe dönüşmekti. Ama o, bir güveydi. İşte bu yüzden hep sinirliydi, artık büyümüş, kelebek olamama gerçeğiyle yüzleşmişti. Güven Abi, o gün minik, sarı bir kelebeğe rastladı. Ancak bu sefer sinir yerine canı çok sıkıldı, minik kelebek ağlıyordu.

İthaki Çocuk’tan çıkan “Güven Abi” bir dayanışma kitabı aslında. Gözlük takmak zorunda kalan küçük bir kelebekle bir güvenin dostluğu üzerine. Alkım Özalp’in yazdığı, Nesibe Çelebi’nin resimlediği kitabı özellikle gözlük takmak istemeyen miniklerin okuması tavsiye ediliyor.

Gerçek arkadaşlığın gücü

Umudunu yitirmeyen iki ağaç onlar. Her ilkbaharda birlikte çiçeklenip her sonbaharda birlikte yaprak döken… Ancak bir gün yaşadıkları yemyeşil arazi satılıyor ve aralarına bir duvar örülüyor. İki dostun ayrılığı duvar yükseldikçe çoğalıyor. Mutsuzlukları ve yalnızlıkları çoğalırken bir daha birbirlerini görebilmeyi umut ediyorlar.

Élisabeth Brami hayattaki zorluklar karşısında birazcık umudun bile yeterli olduğunu yalın üslubuyla anlatıyor. “İki Ağaç” aynı zamanda bir büyüme hikayesi. “Yüksek duvar iki ağacın boyunu aşmış aşmasına ama gerçek arkadaşlığın gücü aşılabilir mi dersiniz?” diye soruyor okura. Christophe Blain’in resimlediği kitabı Türkçeye Ersel Topraktepe çevirdi.

Mine’nin topuna ne oldu?

Resimli çocuk kitapları konusunda üretken bir isim olan çizer ve yazar Feridun Oral’ın yeni kitabı “Mine’nin Kırmızı Topu” bahar gelip de kırlarda koşup top oynamaya heves eden herkes için hazırlanmış. Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan kitap, büyük resimleriyle de çocukların ilgisini çekmeye aday.

Mine bahçede kırmızı lastik topuyla oynuyordu. Topunu her seferinde daha yükseğe atıyor, daha yere düşmeden de tutuyordu. Annesi yardıma çağırınca Mine topunu bahçede unutuverdi.

Kırmızı topu kargalar gagaladı, sincaplar topla oynadı, saksağan topu uçurdu ve daha neler neler oldu… Peki Mine’nin topuna sonra ne oldu?

Rengarenk curcuna

Flamingolar, develer, zebralar, penguenler ve balıklar… Bu kitabın her sayfası tıka basa hayvanlarla dolu. Hem de renk renk.

Ters yöne uçan flamingoyu bulabilir misin? mesela, ya da penguenlerin arasına saklanmış kardan adamı?

Bu curcuna içinde her sayfada hayvanlar ve okurları bekleyen görevler var. “Karman Çorman Hayvan”ı resimleyen ve yazan Lucy Volpin.

Çocukları hayvanların dünyanın dört bir yanındaki evlerinde misafir edecek rengârenk bu bulmaca kitabını çeviren ise Nil Ormanlı Balpınar.

Saatlerin gizemli dünyası

Dört insan ve uzaylıdan oluşan harika bir astronot ekibi bu kitabın kahramanları. Çocukları galaksiler arası bir maceraya davet ediyorlar. Biraz zaman kavramı üzerine düşünmeye çağırıyorlar.

Saat kaç, saat kaç? İnsanlar sık sık birbirine bu soruyor soruyor. Nedeni çok basit; her şeyin bir zamanı vardır. Uyanma zamanı, okula gime zamanı, kahvaltı zamanı…

David A. Adler’in yazdığı Edward Miller’in resimlediği “Saat Kaç”, saatlerin gizemli dünyasını keşfetmeyi amaçlıyor. Ece Çavuşoğlu’nun çevirdiğikitap, İthaki Çocuk’tan çıktı.

Down sendromlu bir süper kahraman

“Elinizdeki kitabın kitap olmaktan öte, birbirinden renkli ve ‘farklı’ çocukların bir araya geldikleri alternatif bir evrene köprü olduğunu düşünüyorum.”

Acerakis okurla buluşan kitabı “Aris’in Yolculuğu” için böyle diyor.  Down sendromuna dair önyargılar ve bu konudaki yanlış inanışlara karşı yazılan kitap, bilim kurgu – macera türünde.

Kitabı yazma amacını “Down sendromlu çocukların diğer çocuklar ve ailelerinin gözünde ‘normal’leşmesine katkı sağlayabilmek, farklı çocukların da heyecan verici renkli maceralar yaşayarak kahramanlara dönüşebileceğini gösterebilmek” diye açıklayan Acerakis, aynı zamanda down sendromlu çocuklara gönüllü destek veren Upsendrom girişiminin de kurucusu.

Aris Dadu gezegeninde yaşıyor. Kış mevsimini ve Mia’yı çok seviyor ama onun en büyük tutkusu Dünya. Dünya’ya bir yolculuk yapıp bu ilginç gezegeni keşfetmek için sabırsızlanıyor. Ama önce aşması gereken engeller var: Babasını ve Bilgeler Meclisi’ni ikna etmeli. Üstelik bu yolculukta onu büyük tehlikeler bekliyor: Korkunç varlıklar, sinsi yaratıklar, kara delikler ve en büyük düşmanı olan ön yargılar… Evet, ön yargılar Aris’in en büyük düşmanı… Ve gitmek istediği yer, Dünya, ön yargılarla dolu bir yer. 

Doğan Kitap’tan çıkan ve 10 yaş üzeri okurlar için uygun olan kitap, sendromlulara gösterilen önyargılar ve onlara dair yanlış inanışlara karşı yazıldı. Acerakis’in bir seri olarak tasarladığı “Aris’in Yolculuğu”nun ilk kitabı görmezden gelinen konularla mücadele ederken bunu çocukların okurken çok eğleneceği bir maceraya dönüştürerek yapıyor.

Kaynak: BİANET

  • Hakkımızda
  • Künye

 

Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…