Sağlık Bakanlığı’nın haftalık Covid-19 verilerine göre, 27 Haziran-3 Temmuz’da 57 bin 113 kişinin testi pozitif çıktı, 25 kişi öldü.

Bakanlık 20-26 Haziran’da 26 bin 635 vaka, 17 ölüm bildirmişti.

Vaka sayısı haziranın ilk haftasında 7 bin 322’ydi.

Türkiye’de ilk Covid-19 vakasının tespit edildiği 11 Mart 2020’den bu yana görülen vaka sayısı 15 milyon 180 bin 444’e yükselirken, 99 bin 57 kişi hayatını kaybetti. Bugüne kadar uygulanan toplam aşı miktarı ise 147 milyon 839 bin 557 doza ulaştı.

Vaka artışını Mehmet Ceyhan ve Güçlü Yaman yorumladı:

TTB Pandemi Çalışma Grubu üyesi yazılımcı Güçlü Yaman:

1- Türkiye’nin GISAID’e bildirdiği sekanslama verilerine göre şu an Omicron alt varyantı BA.5’in yarattığı bir dalganın içinde olduğumuz söylenebilir. Düşük örneklemeye ve güncel olmayan verilere rağmen vakalardaki artış ile BA.5’in Türkiye’de görülmesi ve artışı uyumlu görünüyor

2- Verileri daha güncel ve güvenilir olan Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında benzer bir şablon görülüyor. BA.2’nin yerini alan varyantlar arasında BA.5 baskın hale geliyor. Türkiye’de de Mayıs’ın ikinci yarısında benzer bir süreç başlıyor. Son veri 13 Haziran’dan.

3- İlk grafikteki kısaltmaların ne anlama geldiğine aşağıdan bakılabilir. Grafiklerin kaynağı: covariants.org Veri kaynağı: gisaid.org

***

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı öğretim üyesi Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof.Dr.Mehmet Ceyhan: 

– COVID 19 salgınının başından beri muhtemelen “EN YÜKSEK VAKA” dönemini yaşıyoruz. BA.4 ve BA.5 varyantlarının neden olduğu 6. Dalga diğer ülkelerde de çok yüksek vaka sayılarıyla seyrediyor.

– Vaka sayısında azalma dalganın sonunu gösterir, salgının sonunu göstermez. Yaşadığımız 5 dalgada da vakalar azaldığında önlemleri kaldırıp, takip eden vaka artışında şaşırmaktan vazgeçmeliyiz.

– Omicron ortaya çıktığında, bunun virusun stratejik bir hamlesi olduğunu, hafif seyretmesine kanmamamız gerektiğini, önlemleri tamamen bırakmamızın telafisi zor sonuçları olacağını söyledik.

– Tabiki bir salgında hastalığın hafif seyretmesini iyi bir durumdur. Ancak bu durum vaka saptanmasını zorlaştıracağından, salgın kontrolünü güçleştirir.

– Bulaşın hızlanması hem yeni varyantların ortaya çıkmasını kolaylaştırır (umalım ki daha ağır hastalık yapan bir varyant gelişmez), hem de hastalığın damar içi pıhtılaşma, kalb krizi gibi komplikasyonları belirtisiz hastalarda da görülebilir.

– Bu noktadan sonra, yetkili ağızlardan bu kadar salgın bitti, maske takmayın uyarısından sonra önlemleri artırmak, aşı yaptırmak mümkün değil. Devlet hata yapıldığını açıklarsa, önlemler bir miktar artabilir.

– Ülkemize girişlerde test tekrar istenmeli, turistik otellerde asansörlerde maske takılmalı, yemek alanlarında sosyal mesafe sağlanmalıdır. – Toplu taşımada ve toplantılarda maske kullanımı sağlanmalıdır

– Bireysel olarak da kapalı ve kalabalık ortamlarda, asansörlerde, toplu taşımada herkes maske kullanıyorsa cerrahi maske, kullanmıyorsa N95 maske takılmalıdır. – Aşılama artırılmalı ve herkesin en az 3 doz mRNA aşısı olması için çaba sarfedilmelidir.

 

  • Hakkımızda
  • Künye

 

Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…