İzmir’in Seferihisar ilçesi Orhanlı Mahallesi’nde Karen Elektrik Üretim A.Ş. tarafından kurulmak istenen jeotermal enerji santraline (JES) karşı direniş sürüyor. Seferihisar Belediyesi, Orhanlı köylüleri ile birlikte, İzmir Valiliği’nin santral için verdiği “ÇED kapsam dışı” kararına İzmir 3. İdare Mahkemesi’nde iptal davası açtı. Bölge halkı santralin asırlık zeytin ağaçları başta olmak üzere tarımsal değeri yüksek olan bölgede tüm yeşil alanlara zarar vereceğini söylüyor. Halkın tepkisi üzerine Gökçam mevkisine kurulan sondaj kulesi, yoğun buhar çıkışının ardından yetkililer tarafından kaldırıldı. Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, “Orhanlı köyümüzde yapılması planlanan jeotermal santral projesi, temiz havamıza, pek çok tarım ürünümüzün üretildiği alana ve içme suyu kaynaklarımıza kadar zarar verecek. Orkinos Çiftliği’ne karşı verdiğimiz haklı mücadeleyi kazandığımız gibi JES’e de geçit vermeyeceğiz” dedi. Karen Elektrik Üretim A.Ş.’ye 2042 yılına kadar arama ruhsatı verildiği kaydediliyor.
Germencik’te gelişme

Aydın ili Germencik ilçesi Izgar mevkisinde planlanan jeotermal enerji santrali (JES) için verilen ikinci ÇED olumlu kararı da mahkemece iptal edildi. Mahkeme kararında, aynı proje için iki ayrı ÇED olumlu raporu verilmesinin hukuka aykırı olduğuna dikkat çekti.
‘Ürünlerin tadı değişti’

Manisa için de “JES çöplüğü” tanımlaması yapılıyor. CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, Manisa’nın Soma, Salihli ve Alaşehir ilçelerinde resmi açılışları yapılan 1 termik ve 3 jeotermal enerji santraline dikkat çekerek 49 aktif enerji santralinin ortaya çıktığını söyledi. Manisa’nın, devlet eli ve desteği ile talan edildiğini, Manisa halkının yıllardır mücadele ettiği JES’ler yüzünden havasını, suyunu, toprağını ve sağlığını kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu vurgulayan Başevirgen “Biz karşı çıktıkça yenileri açılıyor. Manisa JES çöplüğüne döndü. Toprağımız, suyumuz kirlendi. Manisa, santrallerin neden olduğu pis kokudan durulamaz hale geldi. Tarım bitiyor. Her yıl üretim azalıyor. Bereketli Gediz Ovası’nın eski bereketinden eser kalmadı, tükeniyor. Aileleri de hesaba katıldığında 500 binden fazla insan karnını bu topraklar sayesinde doyuruyor ve geçimini sağlıyor. HES’ler, JES’ler ve vahşi madencilik nedeniyle insanlar tarım yapamaz hale geldi” dedi
‘Tarlalara buğday, arpa yerine JES ekilmiş’
CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı tarafından kurulan ‘Jeotermal Enerji Araştırma Komisyonu’ Manisa’da incelemelerde bulundu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Aydın’ın ardından Manisa’da da yurttaşlarla Jeotermal Enerji Santralleri (JES) üzerine görüştüklerini belirterek, “Gördüğümüz şu; Aydın’da da, Manisa’da da tarlalara buğday, arpa yerine JES ekilmiş. Üzümüyle meşhur olan Manisa’da bağ dikileceğine JES dikilmiş” dedi.
CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı tarafından kurulan ‘Jeotermal Enerji Araştırma Komisyonu’ Manisa’da incelemelerde bulundu. CHP Salihli İlçe Örgütü’nde açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve komisyonun başkanı Ali Öztunç, dün Aydın’da yaptıkları incelemelere bugün Manisa’da devam ettiklerini belirtti. Komisyona Manisa’da, CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel eşlik etti.
‘TARLALARA JES EKİLMİŞ’
Komisyon adına açıklama yapan Öztunç, JES’lere ilişkin çalışmalar yürüttüklerini ve bölge halkının görüşlerini aldıklarını ifade ederek, “Çiftçilerle, üreticilerle bugün JES’lere ilişkin bir çalışma gerçekleştirdik. Gördüğümüz şu; Aydın’da da Manisa’da da tarlalara buğday, arpa yerine JES ekilmiş. Üzümüyle meşhur olan Manisa’da bağ dikileceğine JES dikilmiş” dedi.
‘HER TARAF SOLUCAN BENZERİ BORULARLA DONATILMIŞ’
Öztunç, Aydın’da incir, Manisa’da üzümün JES’ler yüzünden olumsuz etkilendiğini ve mahvolduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:
“Çok sayıda JES’e izin verilmiş. AKP hükümeti döneminde bunlar, neredeyse mantar gibi çıkmışlar. Her taraf solucan benzeri borularla donatılmış. Daha fazlasına izin vermeyin diyoruz. İnsanların yaşam hakkını, havasını, suyunu elinden alıyorlar bunlar. Bugüne kadar yapmışlar, bundan sonra daha fazla JES’e hükümetin izin vermesini istemiyoruz. Bölge halkı da istemiyor. Bugüne kadar yapılanların da denetlenmesini istiyorlar. Çünkü pek çoğu eski teknoloji ve aynı zamanda özellikle geceleri bacaları açıyorlar. Doğaya zehir saçıyorlar ve yine özellikle geceleri, yerin altına gönderilmesi gereken suyu çaylara, derelere, nehirlere salıveriyorlar.”
Komisyonun çalışmalarına Denizli, Muğla ve İzmir’de devam edeceğini belirten Öztunç, kapsamlı bir Jeotermal Enerji Raporu’nu hem TBMM’ye hem CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve genel merkeze hem de kamuoyuna açıklayacaklarını duyurdu.
‘DÜNYA STANDARTLARINA UYGUN YAPILMAMIŞ’
Öztunç, JES’lerin dünya standartlarına uygun bir şekilde yapılması gerektiğinin altını çizerek, “Dünya standartların yapılmamış. Bundan sonra daha fazlasına izin verilmesine gerek yok. Bundan sonra açılacak her yeni santral, mevcut santrallerin kapasitesini de düşürecektir” dedi.
‘TÜRKİYE’YE JES’LERİN ENERJİ KATKISI YÜZDE 1.7’
JES’lerin ürettiği enerjinin Türkiye’deki enerji ihtiyacına katkısının yüzde 1.7 olduğuna dikkat çeken Öztunç, “Yüzde 1.7 için değmez. Yaptınız mı, yapıldı. Bundan sonra yenileri yapılmasın, var olanlar denetlensin” çağrısı yaptı.
Kaynak: Yeni Yaşam – Artı GERÇEK