Özgür Denizli

PANDEMİ BİTMEDİ (11 Mart 2022)

Pandemi Gündemi

Çin’de ortaya çıkan yeni tip corona virüsünün neden olduğu Covid-19 salgınında Türkiye’de ilk vaka, 11 Mart 2020’de açıklandı. Bu tarih aynı zamanda Covid-19’un Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından ‘küresel pandemi‘ ilan edildiği gündü.

***

İngiltere ve Danimarka’nın ardından Türkiye’de de Covid tedbirlerinin gevşetilmesine Türk Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Derneği’nden (KLİMİK) itiraz geldi. KLİMİK Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, ‘’Pandeminin bitip bitmediğini belirleyen kurum Dünya Sağlık Örgütü’dür, DSÖ, pandemi bitmedi diyor’’ derken, Antalya’da düzenlenen 22’nci KLİMİK Kongresi’nde konuşan Kongre Başkanı Prof. Dr. Neşe Demirtürk, “Ülkelerdeki vaka ve aşılama oranlarına baktığımızda, tedbirlerin gevşetilmesi çok da uygun değil” dedi. Enfeksiyon uzmanlarının ortak görüşü ise ‘’Pandeminin devam etmesi demek, halen olağanüstü enfeksiyon ve ölüm var demektir’’ şeklinde ifade edildi.

***

Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, pandemide Kasım 2021’den beri yaşanan Omicron varyantına dikkat çekerek “Omicron’un etkili olduğu son 3.5 aylık zaman diliminde vaka sayıları salgının başından beri kaydedilen sayıyı neredeyse ikiye katladı. Bu durum, Omicron varyantının şu ana kadar en çabuk ve en kolay bulaşan varyant olmasından kaynaklandı. Deltaya kıyasla daha az ölümcül olmasına rağmen, toplam vaka sayısının çok artmış olması nedeniyle ölüm sayıları da birçok ülkede, önceki dalgalarda görülen en yüksek ölüm sayılarına yaklaştı. Bazı ülkelerde ise bu sayıları bile aştı. Bununa birlikte hatırlatma dozları dahil yüksek oranda aşılanmış toplumlarda ise son derece düşük ölüm oranları gözlendi” dedi.

Pandeminin Seyri

Omicron varyantı tüm dünyada etkisini sürdürüyor. Omicron varyantının yarattığı patlama ile küresel düzeyde toplam vaka sayısı 453 milyon 275 bine yaklaşırken Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 6 milyon 50 binin üzerine çıktı.   Aktif hasta sayısı düşüş eğilimine girse de hala yüksek, 60 milyon civarında. Yüksek aktif hasta sayısı bulaş tehdidinin hala ciddi olduğunu gösteriyor. 

Dünya genelinde Ocak ayı sonu başlayan vaka sayısında azalış eğilimi devam ediyor. Son 24 saatte küresel yeni vaka sayısı 1 milyon 790 binin üzerinde, Covid-19’a bağlı ölüm sayısı ise 6 bin 621 kişi.  Ülkelere göre vaka sayısı şöyle: Güney Kore (327.5 bin), Almanya (300.3 bin), Vietnam (160.7 bin), Fransa (74.8 bin), Hollanda (74.5 bin),  Japonya (62.7 bin), Brezilya (55.9 bin), İtalya (54.2 bin) ve Rusya (51.2 bin). 

Küresel eğilime benzer şekilde Türkiye’de vaka sayısındaki düşüş eğilimi devam etti. Son 24 saatte 29 bin 492 kişiye Covid-19 tanısı kondu. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 140 kişi.  Toplam vaka sayısı 14 milyon 488 binin üzerine çıktı, toplam can kaybı 96 bin 94 kişiye yükseldi. Test yaptırma konusunda gevşemelere rağmen yapılan PCR testi sayısı hala oldukça yüksek: 360 bin civarında. Vaka sayısında azalma aktif hasta sayısına da yansıdı. Resmi istatistiklere göre bile 380 bin civarında aktif hastaya sahibiz. Bulaştırma potansiyeli olan aktif hasta sayısının oldukça yüksek olduğunu not etmeliyiz.    

***

Türkiye’de uygulanan her açılma, hükümetin deyimiyle ‘Normalleşme’ kararının ardından vaka ve ölümlerde yeni bir zirve yaşandı. En son 1 Temmuz’daki açılma kararının sonuçlarını değerlendiren Halk Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Cavit Işık Yavuz, karar alındığında vaka sayısının 5 bin 288, ölüm sayısının 42 olduğunu, temmuzun ikinci haftasından sonra ise vaka ve ölümlerde artış gözlendiğini söyledi. Ağustosun sonu eylülün ilk haftasından itibaren ise ölüm sayısı 270’e çıktı. Delta varyantını henüz baskılayamamış olan Türkiye’de omikronun da etkisiyle aralık ayının sonundan itibaren vaka ve ölüm sayıları çok hızlı arttı. Türkiye’de resmi verilere göre toplam pandemi vakasının 14 milyonu, ölümlerin ise 95 bini geçtiğini dile getiren Yavuz, “Biz bu toplam 14 milyon vakanın yüzde 62’sini yani 9 milyon vakayı 1 Temmuz sonrası görmüşüz. 9 milyon vakanın 5 milyonu da son üç ayda omikron döneminde yaşanmış. Toplam 95 bini aşan ölümlerin 46 bini de 1 Temmuz sonrası yaşanmış. Yani toplam ölümlerin yüzde 48’i açılmadan sonra gerçekleşmiş. 46 bin ölümün de 15 bini yine omikron döneminde yaşanmış” bilgisini verdi. Yetkililerin “Omikron hafif geçiyor” söylemlerinin rakamlarda karşılığını bulmadığını dile getiren Dr. Yavuz, “Sadece üç ayda ‘Hafif geçiyor’ denilen omikrondan 15 bin kişi hayatını kaybetti. Özellikle ileri yaştakiler, kronik hastalar, aşısızlar ve eksik aşılılar bu ölümlerin hedefi oldu. Ki omikron bize hatırlatma dozunun da ne kadar önemli olduğunu göstermişti” dedi.

Salgın Kontrol Önlemleri

Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, “Genel olarak pandemiden ve Omicron’dan en az zarar görenler ise, aşılama dönemi dahil tüm süreçte  çok sıkı mesafe, maske, izolasyon, karantina, hareketin azaltılması  gibi önlemleri uygulayan, aşı çıktıktan sonra da toplumun yüzde 85’ini aşılayıp, özellikle risk gruplarında olmak üzere hatırlatma dozlarını da yapan Yeni Zelanda gibi ülkeler oldu. Ülkemizde ise şu anda hem vaka sayısı, hem ölüm sayıları, hem de test pozitiflik oranları yüksek seyrediyor. Bunun en önemli nedenleri, Delta dalgasından itibaren aşı dışı önlemlerin çok azaltılmış olması, aşılamada ise hem ilk serilerde, hem de hatırlatma dozlarında istenilen seviyelere ulaşılamamış olması, ek olarak Omicron için yeterince etkili olmayan inaktif aşıları yaptırmış çok sayıda kişinin bulunmasıdır. Bu nedenle şu anda yapılması gereken, öncelikle yaşlı ve riskli gruplarda olmak üzere mRNA aşılarıyla primer aşılama ve hatırlatma dozlarını tamamlamak, çocuklarda hızla aşıyı gündeme almaktır” diye konuştu.

***

Prof. Dr. Neşe Demirtürk Omicron varyantının Delta varyantına göre daha hafif seyirli olduğuna değinerek “Alt solunum yollarına göre, üst solunum yollarında daha çabuk ve daha yüksek oranda çoğalabildiğini gösteren çalışmalar var. Ancak tamamen hafif atlatılan bir hastalık da yapmıyor, özellikle yaşlılar ve risk grubu kişilerde, bir de bu kişiler aşısızsa, ciddi seyirli hastalığa ve ölüme neden olabiliyor. Diyabet, hipertansiyon gibi kronik hastalığı olanlar, obezler ve bağışıklığı baskılanmış olanlar salgının başından beri risk altındaydı. Bu kişiler için Omicron varyantı hala öldürücü olabiliyor. Zaten son dönemde hastaneye yatan hastaların büyük çoğunluğu aşısız ve eşlik eden risk faktörü olan hastalar. Ölümler de bu grupta görülüyor. Vaka sayısının 2022 başından bu yana pandemideki en yüksek düzeye ulaşması, Omicron’un çok bulaşıcı olması ile ilgili. Artan bu sayıya paralel olarak riskli hastalar yine hastaneye yatıyor ve ne yazık ki yine yaşamlarını kaybedebiliyor. Türkiye’de hatırlatma dozu oranı yüzde 42’de kaldı. İki doz aşı olanlar nasıl olsa aşı oldum diye bakıyor. ’Hatırlatma dozu olun’ uyarılarına aldırmıyor” şeklinde konuştu.

Not: Dünya ve Türkiye Covid-19 istatistiklerini Worldmeter sitesine göre vermeye devam ediyoruz. Her gün paylaştığımız veri bir gün önceye ait olup ülkelerin bildirimlerine göre şekilleniyor. Veriyi her gün sabit saatte (sabah 07.00-8.00) alıyoruz.

Exit mobile version