Hatay’ın Samandağ, Antakya ve Defne ilçelerinde Akdeniz Kültür ve Dayanışma Derneği ve Samandağ Kalkındırma Derneği tarafından düzenlenen Geleneksel Evvel Temmuz Kültür Sanat Festivali’nin 23’ncüsü panel, söyleşi, atölye ve konserlerle devam ediyor.
7-17 Temmuz tarihleri arasında yapılan festival kapsamında bugün saat 16:00’da Palmira çay bahçesinde,“Sağlıkta Yeniden İnşa Tartışmaları” başlığı ile panel düzenlendi. Panelde SES ve TTB Koordinasyonu’ndan Mihriban Yıldırım, TTB Merkez Konsey Üyesi Onur Naci Karahancı, Hatay Tabip Odası Başkanı Sevdar Yılmaz konuşma yaptı.
Açılış konuşmasını yapan Hatay Tabip Odası Başkanı Sevdar Yılmaz, “Evlerimizi deprem yönetmeliğine göre yapmadık, 1960’dan 1990’a kadar deniz kumu kullandık. Daha sonra yasaklanmasına rağmen bir süre daha deniz kumunu gizlice kullanılmaya devam ettik. Amik Ovası kurutuldu; hastane, havaalanı yapıldı. Depremde Amik Ovası’nda bulunan yerler kullanılamaz hale geldi. Bunlar deprem öncesi yaptığımız hatalardı. Bunların sonucu olarak ise depremde Hatay’daki hastaneler kullanılamaz hale geldiğini gördük. Dolayısıyla depremde sağlık sistemi çöktü. “Deprem sürecinde ise koordinasyonsuzluk bir çok insanın ölmesine neden oldu” diyen Yılmaz, sağlık, barınma vb. temel sorunlar ise hala devam ettiğini belirtti. Yılmaz, “Bu sorunlara alternatif olarak ne yapabiliriz?” bugün bu soruyu ve sağlıkta yeniden inşa tartışmalarını konuşacağız diyerek sözü Mihriban Yıldırım’a bıraktı.
6 şubat depremlerinin ardından Hatay’a gelerek deprem bölgesinde toplumsal sağlık mücadelesi veren Mihriban Yıldırım, pandemi ve afetler süreciyle tartışılmaya başlanan toplumsal sağlık hakkında konuşulması ve tartışılması gerektiğinin altını çizerek sözlerine başladı. Yıldırım, “Pandemi, yangınlar, seller ve deprem… Tüm bunlar bize bir şeyler gösterdi. Pandemi bize pandeminin nedeninin kapitalizmin kendi krizi olduğunu gösterdi. Dolayısıyla pandeminin kendisiyle Covid olmamak için mücadele etmek yetmedi. Çünkü pandeminin ortaya çıkmasına neden olan koşullarla mücadele etmeliydik, var olan sistemle mücadele etmeliydik. Bu süreçte gerekli önlemler alınsaydı yüz binlerce insan hayatta olacaktı” dedi.
Doğanın talanının, iklim krizinin bugün bir sağlık sorunu olduğunu belirten Yıldırım, bugün sağlıksızlığı yaratan her şeyin bir toplumsal halk sağlığı sorunu olduğunu söyledi. Yıldırım, “Yoksuzluk, iş cinayetleri, barınma, beslenme, kentlerin uygun olmayan koşullarda inşa edilmesi, kronik hastalıklar bunların hepsi birer halk sağlığı sorunu. Deprem sürecinde toplumsal cinsiyet eşitsizlikle birlikte bütün yük kadınların üzerine kaldı. Kadınların yaşayacağı kronik hastalıkların deprem sürecinde maruz kaldıklarıyla ilgili olup olmadığını düşünelim lütfen” dedi.
Deprem sürecinde toplumsal sağlığın yeniden inşasının bileşenleri sadece sağlıkçıların olmadığını gördüklerini belirten Yıldırım, “Sağlıkçılar dediğimizde aklımıza sadece profesyoneller gelebilir. Hekimler, hemşireler, ebeler, teknikerler vb… Ama deprem de böyle olmadığını gördük. Hayat kurtaran herkesin toplumsal sağlığın yeniden inşasının bileşenleri olduğunu gördük. Sağlıklı olabilecek koşullarını sağlayacak her şey sağlığın toplumsal ayaklarını oluşturur. Deprem toplumsal sağlık hareketi olarak örgütlenebileceğimizi gösterdi” dedi.
Mihriban Yıldırım’ın ardından söz alan Onur Naci Karahancı ise, sağlık alanının politik olduğuna vurgu yaptı. Örgütlü hareket etmenin önemine değinen Karahancı şunları söyledi:
“Onların karar verdiği çalışmalarla bir daha böyle şeylerle karşılaşırsak dahi neler yapacağımıza dair hafızamız olmalı. Bunca zorluğa maruz kalmış bölgeler daha hızlı toparlanıyor. Bu süreçte en hızlı sağlık örgütlenmesini kuran TTB ve SES oldu. Kendi adımını attı ve adımını attıkça ilerleme kaydetti. Kendi öz çalışmalarımıza, meclislerimize güvenmemiz gerekiyor. Bu işi politize ettikçe var olacağız. Politik bir argümanla bundan sonraki hedefi belirlemezsek sistem içinde hafızasızlaştırılıp silineceğiz. Onlar bu kadar saldırırken bizler birbirimize daha da yakınlaşmalıyız. Örgütlenme sürecinde daha cesur olmalıyız”
Panel soru- cevap kısmının ardından sona erdi.


Kaynak:Siyasihaber
Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…![]()