Pandemi Gündemi
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Corona virüsünün Omicron varyantının yeni türünün ilkinden daha tehlikeli olmadığını açıkladı. DSÖ’nün COVID-19 ekibinden Dr. Boris Pavlin, Omicron’un BA.1 ve BA.2 olarak adlandırılan yeni alt türleri hakkında online bir toplantıda açıklamalarda bulundu. Omicron’un BA.2 yeni alt varyantı özellikle Danimarka’da BA.1’in yerini alırkan, BA.2 alt varyantına diğer ülkelerde de artık sıkça rastlanıyor. Dr. Pavlin, “BA.2 varyantının şu an yaygınlaştığı ülkelere baktığımızda, hastaneye yatma oranının tahminlerimizin üzerinde olmadığını görüyoruz” dedi. Pavlin, bu sonuçların, BA.2 alt varyantının BA.1’in önüne geçtiği ilk ülke olan Danimarka’da yapılan araştırmalara dayandığını söyledi. Pavlin’in açıklamalarına göre, aşılar Omicron’un her iki alt varyantı karşısında benzer oranda koruma sağlıyor. Diğer taraftan, Aralık ve Ocak ayında Danimarka’da 8 bin 500’den fazla hanede yapılan araştırmanın sonuçları, BA.2’nin bir önceki BA.1’den daha fazla bulaşıcı olduğunu gösteriyor. Omicron’un BA.2 alt varyantı Hindistan, Nepal, Filipinler ve Katar’da da baskın hale geldi.
***
Sağlık Bakanı Koca Bilim Kurulu sonrası açıklamlarda bulundu. Özetle işler yolunda endişeye mahal yok demeye devam etti. Son 24 saatte kaybettiğimizi 217 kişiye rağmen…
- ’Artan vakaların Omicron varyantı kaynaklı olduğu teyit edilmiştir. Ülkemizdeki hemen hemen tüm vakaların Omicron kaynaklı olduğu yapılan örnekleme gen sekanslaması ile belirlenmiştir.’’
- ‘’Omicron varyantının ilk ve en hızlı yayıldığı ilimiz İstanbul olmuştu. İstanbul’da günlük vaka sayıları 40 bine ulaşmışken son iki haftada 20 binin altına inmiş durumdadır’’
- ‘’Ülke genelinde servis yatakları doluluk oranı yüzde 57,8, yoğun bakım yatak doluluk oranı yüzde 68,7 ve solunum cihazı doluluk oranı yüzde 31’dir.’’
- ‘’65 yaş üzeri vatandaşlarımızda ve kronik hastalığı olan vatandaşlarımızda erken dönemde Molnupiravir ilacının kullanımı temin edilecektir.’’
- ‘’Yerli aşımızın etkili ve güvenli olduğu bilimsel olarak ortaya konmuştur. Her bir vatandaşımız tereddüt etmeden “kendi aşımız kendi gücümüz” Turkovac’ı güvenle olabilirler.’’
***
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyesi Dr. Çiğdem Arslan, pandeminin başarıyla yönetilip yönetilmediğini ortaya koyan altın standardın ‘fazladan ölümler’ olduğunu belirterek, “Türkiye’de sosyoekonomik gerekçelerle 250 binin üzerinde fazladan ölüm yaşandı” dedi. Birliğin iki haftada bir gerçekleştirdiği Pandemi Bültenlerinin 20’ncisi ‘Türkiye’de Kusursuz Fırtına: COVID-19 Pandemisi ve Ekonomik Kriz’ başlığıyla çevrimiçi olarak gerçekleşti. Omicron varyantının bulaşıcılığına karşın gerekli önlemlerin alınmaması nedeniyle birçok ilde Covid-19 servisleri ve yoğun bakım ünitelerinin dolu olduğunu vaka sayılarında rekorların kırıldığını söyleyen Arslan, “Sağlık Bakanlığı, yükümlülüklerini yerine getirmemekte ısrar ederek günümüzdeki tabloya neden olmuştur” dedi. İşsizliğin artmasının, temel ihtiyaçlara yapılan zamların, adil olmayan vergi düzeninin, emekçilerin artan iş yükünün de toplum sağlığını olumsuz etkilediğini belirten Arslan, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Piyasa yaklaşımlı sağlık hizmetlerinin yaygın şekilde uygulandığı Türkiye’de hem Covid-19’un hem ekonomik krizin var olan eşitsizlikleri derinleştirmesi, toplum üzerinde âdeta kusursuz bir fırtına yaratmıştır. Bunun sonucunda milyonlarca insan sağlık hizmetine ulaşamamış ve binlerce önlenebilir ölüm meydana gelmiştir. Bültenimizde ortaya koyduğumuz üzere, neoliberal kapitalizmin kurduğu sağlık sistemi, kendi yarattığı Covid-19 pandemisi ve ekonomik kriz nedeniyle yerle bir olmuştur. Sistemin oluşturduğu eşitsizlikleri azaltacak ekonomik ve sosyal destek, nitelikli ve parasız sağlık hizmetleri adımları zaman kaybetmeksizin atılmalıdır. Salgının yükünü çeken emekçilerin ücretleri ve çalışma koşulları iyileştirilerek krizin altında ezilmeleri engellenmelidir. Adil bir vergi sistemi getirilmeli, yurttaşları daha da yoksullaştıran ve sağlık hizmetlerine ulaşım konusunda engel oluşturan GSS sistemi terk edilerek gerekli tüm sağlık hizmetleri kamu tarafından parasız karşılanmalıdır. Şehir hastanelerine harcanan kaynaklara son verilip, birinci basamak sağlık hizmetleri güçlendirilerek salgın hastanelerden çıkarılmalıdır.
Salgın önlemlerini tamamen kaldırmak, binlerce insanın fazladan ölümüne neden olacaktır. Salgından çıkabilmemiz için Türk Tabipleri Birliği’nin 3 Aralık 2021’de yaptığı önerilere uyulmalı, gerekirse yasal düzenlemelere de başvurularak etkin aşılama ile ölümler durdurulmalıdır.”
***
Aşı karşıtlarının Twitter üzerinden hedef aldığı mikrobiyoloji ve enfeksiyon hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol’a destek yağdı. Çarşamba akşamı Büyük Uyanış Hareketi isimli aşı karşıtı oluşumun Twitter hesabı üzerinden ‘#YokDeveEsinŞenol’ diye bir etiket açıldı. Şenol’u hedef gösteren oluşumun hesabından Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca etiketlenerek “Bu ahlaksız, seviyesiz ve umutsuz vakayla siz ilgilenmeyecekseniz, gücünüz yetmiyorsa bize söyleyin biz ilgilenelim. Bu işin sonu kötüye gidecek haberiniz olsun” ifadeleri kullanıldı. Sosyal medya kullanıcıları, Şenol gibi sık sık aşı karşıtlarının hedefi haline gelen çok sayıda meslektaşı da ‘#EsinSenolYalnızDeğildir’ etiketi altında destek mesajları yazdı.
***
Ipsos tarafından yapılan araştırmaya göre, Türkiye’de çalışanlara bir konuya çözüm getirme imkânları olsa neyi çözmek istedikleri sorulduğunda, yüzde 76’sı hayat pahalılığı ve enflasyon cevabını verdi. Pandemide vaka sayılarındaki hızlı artışa rağmen salgına çare bulmak isteyeceğini söyleyenlerin oranı ise yüzde 16’da kaldı. Pandemi sürecinin hızlanması ile birlikte iş gücü ve üretimde de aksamalar yaşanıyor. Aralık ayının sonunda, salgının işleri üzerinde olumsuz etkisi olacağını düşünenlerin yüzde 43 olan oranı geçen 1 aylık süreçte 8 puan artarak yüzde 51’e yükselmiş durumda.
***
ABD Kara Kuvvetlerinden yapılan açıklamada, “Kara Kuvvetleri Sekreteri Christine Wormuth tarafından yayınlanan bir direktif uyarınca, komutanlar, Covid-19 aşı emrini reddeden ve onaylanmış veya bekleyen bir muafiyet talebi olmayan askerlere karşı zorunlu ayrılma işlemleri başlatacak.” ifadelerine yer verildi. Açıklamada, bu direktife Kara Kuvvetlerine bağlı muvazzaf ve rezerv askerler ile harp okulları öğrencilerinin de dahil olduğu belirtildi.
Pandeminin Seyri
Omicron varyantı tüm dünyayı sallamaya devam ediyor. Omicron varyantının yarattığı patlama ile küresel düzeyde toplam vaka sayısı 385 milyonun, Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 5 milyon 718 binin üzerine çıktı. Aktif hasta sayısı da yükselmeye devam ederek 75 milyona dayandı. Kısa sürede ciddi yükseliş gösteren aktif hasta sayısı bulaş tehdidinin ne kadar ciddi olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki hafta toplam vaka sayısının 400 milyonu aşacağı görülüyor. Son 24 saatte dünya genelinde yeni vaka sayısı yine 3 milyonun üzerinde, Covid-19’a bağlı ölüm sayısı yükselmeye devam ederek 12 bine dayandı. Yeni vaka sayısı 100 binin üzerinde olduğu 8 ülke var: Fransa (315.4 bin), ABD (302.2 bin), Almanya (223.3 bin), Brezilya (188.6 bin), Hindistan (172.4 bin), Rusya (141.9 bin), İtalya (119 bin) ve Türkiye (110.67bin). Bu ülkeleri 50 bininin üzerinde günlük vaka ile 8 ülke izliyor: İngiltere (88.1 bin), İspanya (86.2 bin), Japonya (80.2 bin), Hollanda (67 bin), Çekya (57.2 bin), Polonya (56.1 bin), Portekiz (54.7 bin) ve Danimarka (52 bin).
Türkiye’de yeni vaka sayısı rekor üstüne rekorlar kırarak 110 bin eşiğini de aştı. Son 24 saatte 110 bin 682 kişiye Covid-19 tanısı kondu. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 217 kişiye yükseldi. Toplam vaka sayısı 11 milyon 833 binin üzerine çıkarken toplam can kaybı 87 bin 831 kişiye yükseldi. Ağustos sonu başlayan Delta varyantına bağlı pik kontrol alınamamış, bunun üzerine daha da fazla bulaştırıcı olan Omicron varyantı eklendiği bir tablo ile karşı karşıyayız. PCR test zorunluluğunun kaldırılmasına rağmen günlük test sayısı 458 bin civarında. Aktif hasta sayısında artış eğilimi devam ediyor, resmi istatistiklere göre bile 660 bin bulaştırma potansiyeli olan aktif hastaya sahibiz.
**
TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, Delta varyantında kritik eşiğin günlük 65-70 bin vaka, Omikronda ise 100-110 bin olduğuna dikkat çekerek, “Bakanlık şunu ihmal ediyor; vaka sayısı artıp yoğun bakımda solunum cihazları yetemez durumda oldukça, ölümler katlanarak gidecektir” uyarısında bulundu.
Salgın Kontrol Önlemleri
Vaka sayıları ve günlük aşılama sayıları arasında uçurum olduğuna dikkat çeken TTB Genel Sekreteri VedatBulut, “Toplumun yüzde 60-65’i ilk iki dozunu yaptırmış durumda. Buradaki sıkıntı Türkiye’de aşılama yaşının düşmesine rağmen oranlar 18 yaş üstünden hesaplanıyor. Sağlık Bakanlığı yüzde 85 dese de durum bu değil. Kaldı ki varyantlara bağlı olarak aşıların koruculuk oranı da düştü 10-20 puan. O yüzden de nüfusun tamamının bağışıklamış sayılmıyorsunuz. Tablolarda hangi aşının yapıldığı da belli değil. İki doz diyorsunuz ama hangi aşılar, hangi yaş aralığına yapılmış ne sonuç çıkmış bunların bilinmesi gerekiyor gerçek oranın bulunması için. Doğru bir tablo paylaşılmıyor. Verilerin doğru paylaşılmaması büyük bir sorun. Sağlık Bakanlığı bu yüzden kötü yönetiyor. Belki bu veriler kendilerinde bile olmayabilir. Çok acı bir durum. Bir başıboşluk var bu işte. Yine kötü bir sürecin içindeyiz. Bu aşamada yine ilk olarak bağışıklamanın arttırılması gerekiyor. Toplumu aşı olmaya teşvik etmek, bilinçlendirmek önemli. Maske mesafe kurallarına uymaya devam etmemiz gerekiyor” dedi.
***
Fransa, Covid-19 salgınıyla mücadele etmek amacıyla yürürlüğe giren önlemleri çarşamba gününden itibaren gevşetme kararı aldı. Buna göre, uzun zamandır tartışma konusu olan açık havada maske takma zorunluluğu kalkacak. Yeni alınan kararlar uyarınca, konser salonları ve müsabakaları izlemek isteyenler için konulan kapasite sınırı kaldırılacak. Bazı mesleklerde evden çalışma için getirilen zorunluluk iptal edilecek. Bunun yerine evden çalışma sadece tavsiye edilecek. Fransa’da 16 Şubat‘tan itibaren aralık ayında kapatılan gece kulübü ve diskoteklerin faaliyetlerine izin verilmesi bekleniyor. Konser ve spor müsabakalarını ayakta izlemek, barlarda ayaktaki müşterilere hizmet vermek 16 Şubat’tan itibaren mümkün olacak. Statlarda, sinemalarda ve toplu taşıma araçlarında yemek ve içmek yine bu tarihten sonra serbest bırakılacak. Fransa’da geçen hafta ortama 366 bin olan vaka sayısı, bu hafta ortalama 322 bine düştü.
SARS-COV2
Oxford Üniversitesi’nin araştırmasında, aşı sonrası Covid-19 riskinin ne olduğunu hesaplamanın yolunu bulundu. Araştırma, aşılamadan sonra ciddi Covid-19 riski düşük kalırken, bazı insanların diğerlerinden daha savunmasız kaldığı tespit edildi. Yeni araştırmalar, bağışıklığı baskılanmış ve demans, Parkinson veya böbrek hastalığı gibi kronik rahatsızlıkları olanların aşılamadan sonra hala hastaneye yatış veya Covid’den ölüm riskinin nüfusun geri kalanına kıyasla daha yüksek olduğunu gösteriyor. Oxford Üniversitesi’nden araştırmacılar tarafından geliştirilen QCovid aracı, bu grupların tespit edilmesi için kullanılabiliyor. Koruma politikasını belirlemeye yardımcı olması için 2020’de geliştirilmeye başlanılan QCovid aracının arkasındaki yeni algoritma, ciddi bağışıklığın gelişmesinin beklendiği ikinci aşı dozundan 14 gün sonra ağır Covid-19 riski altında olanları tespit ediyor. Bulgular, çeşitli ülkelerde uygulanan farklı aşı türlerini dikkate almıyor. Genel muayene, ulusal bağışıklama ve Sars-CoV-2 testleri, ölüm kaydı ve hastane vaka verilerinden ulusal bağlantılı veri kümelerini kullanan araştırmacılar, 6,9 milyondan fazla aşılanmış yetişkinden oluşan bir örnek analiz etti. Oxford Üniversitesi’nde klinik epidemiyoloji ve genel uygulama profesörü ve makalenin yazarlarından Julia Hippisley-Cox çalışmalarının amacını şu sözlerle özetledi: “Birleşik Krallık dünyada bir aşı programı uygulayan ilk yerdi ve dünyadaki en iyi klinik araştırma verilerine sahiptir. NHS’in, hedefli müdahale sistemine yardımcı olmak adına aşılamaya rağmen hangi hastaların ciddi semptomlar açısından en yüksek risk altında olduğunu belirlemesine yardımcı olmak için QResearch veri tabanını kullanarak bu yeni aracı geliştirdik. Bu yeni araç ayrıca hem doktorlara hem hastalara risk düzeyi hakkında bilgi vererek ortak karar vermeye yardımcı olabilir.”
King’s College London’da farmasötik tıp alanında misafir profesör olan Penny Ward, olumsuz semptom görme riski daha yüksek olan kişilerin çoğunun ‘bir takviye dozu verildiğinde antikor tepkilerini artırmasının beklenebileceğini’ düşünüyor. Ancak Ward’a göre Bazı durumlarda, örneğin bağışıklığı baskılanmış bireylerde olduğu gibi, Kovid’in oluşturduğu risk aşılamadan sonra bile belli bir seviyede kalmaya devam edebilir. Bu insanlar, ‘enfeksiyonu önlemek için veya hastalığa yakalandılarsa daha şiddetli geçirmeyi önlemek için erken tedavi yöntemi olarak mevcut monoklonal antikor tedavilerinden yararlanabilirler.
Not: Dünya ve Türkiye Covid-19 istatistiklerini Worldmeter sitesine göre vermeye devam ediyoruz. Her gün paylaştığımız veri bir gün önceye ait olup ülkelerin bildirimlerine göre şekilleniyor. Veriyi her gün sabit saatte (sabah 07.00-8.00) alıyoruz.
