HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin İzmir İl Örgütü’ne yönelik saldırının iptal edilen bir toplantı saatinde gerçekleştirildiğini belirterek, “Burada plan açıktır, yapılmak istenen bir katliamdır. Biz bu katliam planlarını yakından tanıyoruz” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin İzmir İl Örgütü binasına yönelik saldırı ve parti çalışanı Deniz Poyraz’ın yaşamını yitiresine ilişkin Genel Merkez’de açıklama yaptı.
Saldırıya sert tepki gösteren Sancar, şunları söyledi:
İzmir il binamıza alçakça bir saldırı gerçekleştirildi ve Deniz Poyraz kardeşimiz katledildi. Bu alçakça bir saldırıdır ama göz göre göre gelen bir cinayettir. Şunu öncelikle belirteyim, burada sadece rastgele bir kişiyi öldürme ile sınırlı bir plan söz konusu değildir, bugün İzmir İl Örgütümüzde saldırının gerçekleştirildiği saatlerde yaklaşık 40 kişilik yönetici grubumuzun bir toplantısı vardı. Daha önce planlanmış olan bu toplantı acil bazı nedenlerden dolayı ertelendi. Yani burada plan açıktır, yapılmak istenen bir katliamdır. Biz bu katliam planlarını yakından tanıyoruz, zaten İzmir İl binasına girip tabloyu gören arkadaşlarımız bir iki kurşunla hedef gözeterek öldürme ile sınırlı bir amaç olmadığını görüyorlar. Çünkü tam anlamıyla tarama yapmış katil, yani kim varsa öldürmek üzerine ateş açmış. Bu katliam aynı zamanda bir provokasyondur, bunun çok tehlikeli bir provokasyon olduğunu herkesin çok net görmesi gerekiyor.
7 Haziran hatırlatması
Yaşananlardan iktidarı sorumlu tutan Sancar şu hatırlatmalarda bulundu:
Aylardır söylüyoruz; bu iktidar kaostan besleniyor, tehdit ve şantajla demokratik muhalefeti susturmaya çalışıyor. HDP’yi her türlü yolu kullanarak susturmaya sindirmeye çalışıyor. Kobani Davası bu amaca yöneliktir, kapatma davası da aynı amaçla harekete geçirilmiştir. Hukukla ve siyaset yoluyla bizimle baş edemeyenler şimdi silahlı katillerini devreye sokmuşlardır. Burada yapılmak istenen geçmişte benzerlerini gördüğümüz kanlı oyunların tekrarı gibidir. 7 Haziran-1 Kasım arası yaşananları boşuna hatırlatmıyoruz. Ama sadece biz hatırlamıyoruz, iktidarın başı da AKP’nin genel başkanı da açıkça 7 Haziran’ı unutmadıklarını söylüyorlar. 7 Haziran-1 Kasım 2015 arasında neler yaşandığını şimdi ayrıntılı anlatmama gerek yok. Orada da benzer planlar söz konusuydu, il binalarımıza saldırılar gerçekleştirildi, çalışanlarımız katledildi, meydanlara bombalar atıldı, canlı bombalarla yüzlerce kişinin hayatı, canı alındı bu ülke kana bulandı.
Şimdi de yarattığı bu karanlık döngüden, bu kanlı ve kirli çukurdan kurtulamayacağını anlayan iktidar kaos planlarını devreye sokmuştur. AKP Genel Başkanının bir süre önce Rize’de İyi Parti Genel Başkanı ve heyetine yönelen linç girişiminden sonra yaptığı açıklamayı da unutmayın. ‘Bunlar daha iyi günleriniz daha neler olacak neler’ demişti. Soruyoruz, bu sözünüzü bir kez daha tekrarlayıp açıklayın; Ne demek istediniz bu sözün altını doldurmak zorundasınız. Her gün herkesi her kurumu tehdit eden, hedef gösteren iktidarın küçük ortağı bu saldırı karşısında ne diyor? Sözü nedir? Gazetecileri, siyasetçileri ve en başta partimizi, bütün demokratik kitle örgütlerinin yöneticilerini, bütün muhalefet partilerini hedef gösteren iktidarın küçük ortağı da bu saldırıdan sorumludur. İktidar bir bütün olarak bu saldırının sorumlusudur. Her gün nefret diliyle konuşan, düşmanlaştırma politikasını tek yol olarak kullanan, toplumu kutuplaştıran, çatışma ortamını tahrik eden iktidar bu cinayetin de, bundan sonra işlenecek benzer cinayetlerin ve katliam girişimlerinin sorumlusudur.
Buldan’dan Erdoğan’a: Bu katliamın gerçekleşeceğini biliyordunuz
HDP İzmir il binasına yönelik saldırı protesto edilerek katledilen Deniz Poyraz anıldı. HDP Eş Genel Başkanı Buldan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Bu katliamı elbette ki biliyordunuz” diye seslendi.
HDP İzmir il binasına yönelik silahlı saldırı ve Deniz Poyraz isimli parti üyesinin katledilmesinin ardından İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri yaşanan saldırıyı protesto etmek için HDP il binası önünde toplandı. Çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yanı sıra HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, HDP milletvekillerinin de katıldığı protesto eyleminde, “Faşizmi yeneceğiz”, “Deniz’e sözümüz barış olacak, faşist ablukayı dağıtacağız”, “Deniz Poyraz isyanımızdır, katillerden hesabı kadınlar soracak” yazılı pankartlar ile “Deniz Poyraz ölümsüzdür” ve “HDP kapatılamaz” yazılı dövizler taşındı.
Sık sık “HDP halktır halk burada”, “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek” ve “Denize sözümüz barış olacak” sloganları atılan protesto eyleminde il binasının etrafı polis ekipleri tarafından ablukaya alındı. Bölgede çevik kuvvet ekipleri ve TOMA’ların hazır bekletildiği görüldü.
‘ANISI ÖNÜNDE SAYGIYLA EĞİLİYORUZ’
Grup adına açıklamada bulunan HDP İl Eşbaşkanı Abdülkadir Baydur, Deniz’in anısı önünde saygıyla eğildiklerini vurgulayarak, “Partimizin ve halkımızın başı sağ olsun. Görüyoruz ki HDP hiçbir koşulda geri adım atmıyor. Bugüne kadar yapılan saldırılara bir yenisi daha eklendi. Katliam için ilimize gelen ve belli merkezlerden kumanda edilen faşist bir şahsiyetin partimize yönelik saldırısı tesadüfen ben ve arkadaşların o anda orada olmayışı ile yoldaşımız Deniz Poyraz şehit edildi. Anısı önünde saygıyla eğiliyoruz” dedi.
‘DİZ ÇÖKMEYECEĞİZ, BOYUN EĞMEYECEĞİZ’
Açıklamada konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ise bu cinayetlerin ilk kez yaşanmadığının altını çizerek, “Elbetteki acımız büyük Deniz arkadaşımızın şehadeti ile birlikte yüreğimizin yandığını ama başımızın dik olduğunu herkesin bilmesini isteriz. Ben başta Deniz’e Allah’tan rahmet kederli ailesine, partili arkadaşlarıma ve hepimize başımız sağ olsun diyorum. Bu cinayetler ilk değil. Biz bu cinayetleri bu hikayeleri, filmleri çok gördük çok seyrettik. Ama bize biat edeceksiniz diyenlere karşı bizim önümüzde diz çökeceksiniz diyenlere karşı asla ve asla onurumuzdan taviz vermedik. Asla ve asla diz çökmedik, boyun eğmedik. Bundan sonra da diz çökmeyeceğiz bundan sonra da boyun eğmeyeceğiz” dedi.
‘ORGANİZELİ VE PLANLI KATLİAM İÇİN GELİNDİ’
Bugün HDP binasına büyük bir katliamı gerçekleştirmek üzere bir katil yollandığını söyleyen Buldan, şöyle devam etti:
“Arkadaşlarımız yarım saat sonra buraya gelmiş olsalardı ve o katil de yarım saat sonra buraya gelseydi bugün bu kentte büyük bir katliam gerçekleşmiş olacaktı. Herkesin gözü önünde elinde silahla üç kişinin buradaki güvenlik güçlerinin gözü önünde bu apartmanın içerisine girmesi başlı başına kolay bir olay değil. Çok organizeli, çok planlı kesinlikle katliam yapmak üzere buraya gelindiğini biliyoruz. Bu katilin arkasında azmettirici, emir verici, eline silah verenin de kim olduklarını biliyoruz. Çünkü biz bu oyunlara yabancı değiliz. Yıllardır söylüyoruz bu ülkede işlenen bütün cinayetler planlı ve organizelidir. Bugün bunlara bir tanesi daha eklendi.”
‘BU DAHA İYİ GÜNLERİNİZ’ DERKEN BU KATLİAMIN GERÇEKLEŞECEĞİNİ BİLİYORDUNUZ’
“Bu daha iyi günleriniz” diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenen Buldan, “Bu daha iyi günleriniz derken siz bu günleri mi kastediyordunuz. Bu katliamın gerçekleşeceğini biliyor muydunuz? Elbetteki biliyordunuz. Çünkü bu ülkede uçan kuştan bile haberiniz var. Bu ülkede HDP’liler nerede nefes alıyor ondan bile haberiniz var. Ama bugün bu binaya giren bu katilin kimler tarafından organize edildiğini bize açıklamak zorundasınız. Bu olayın sorumluları bu ülkeyi yönetenlerdir. Başta AKP hükümeti ve onun küçük ortağı MHP’dir. Her gün televizyon kanallarında grup toplantılarında HDP’yi hedef gösterenler, hakaret edenler, kriminalize etmeye çalışanlar bu işin birebir sorumlularıdır. Bunu çok açık ve net olarak ifade ediyoruz. Buradan şu çağrıyı yapmak istiyoruz bu cinayetin arkasında kim varsa kimler varsa acilen açığa çıkarılmalı bu olay soruşturulmalı katiller yargılanmalıdır. Kimse bize bu yakalanan katilin akli dengesi yerinde değildir zırvalamasını yapmasın. Eminiz bir kaç sonra böyle diyecekler artık bizim bu yalanlara karnımız tok.”
‘ARTIK BİR DENİZ DAHA KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ YOK’
Bu ülkenin huzura ihtiyacı olduğunu ancak siyasi iktidarın bu planları, cinayetleri, katliamları ile bu ülkenin huzura kavuşamadığını vurgulayan Buldan şunları kaydetti:
“Biz barış dedikçe siz katlediyorsunuz, biz adalet dedikçe siz tutukluyorsunuz biz demokrasi dedikçe siz faşizmi yükseltiyorsunuz. Yeter artık. Ama Allah şahidimiz olsun ki Deniz’in bize bıraktığı miras asla yere düşmeyecek. Denizin bize bıraktığı bayrak asla yere düşmeyecek. Deniz’e de söz veriyoruz adalet önünde mutlaka ama mutlaka bunun hesabı sorulacak, katiller hesap verecek. Tam 1.5 yıldır il binamızın önünde bir çadır kurulmuş her gün arkadaşlarımız bu çadırın provokasyon zeminine açık olduğunu ifade etmelerine rağmen hiçbir şekilde önlem alınmamış bu çadır kaldırılmamış. Biz biliyoruz ki bütün organize işler bu tür durumlarda ortaya çıkar. Bir an önce başta bu çadır olmak üzere bütün il örgütlerimizin önlerindeki çadırlar acilen kaldırılmalıdır. Bu çadırlar provokasyonlara açık zeminler yaratıyor. Buradan bir kez daha uyarıyoruz artık bir Deniz daha kaybetmeye tahammülümüz yok bizim. Biz evlatlarımızı sokaklarda bulmadık. Her kaybedilen canın her toprağın altına düşen canın arkasında milyonlar var. Yazıktır günahtır yapmayın diyoruz. Ve bir an önce bütün sorumluların mutlaka ama mutlaka cezalandırılması talebimizi yineliyoruz.”
‘ÖFKEMİZ ÜZÜNTÜMÜZDEN DAHA BÜYÜK’
KESK adına konuşan Aysun Gezen ise planlı olduğu çok açık olan ve yol verilen bir katliam girişimi nedeniyle bir araya geldiklerini söyleyerek, “Acınızı sonuna kadar paylaşıyoruz. Bizler de üzgünüz ama öfkemiz üzüntümüzden daha büyük” dedi. Bu iktidara karşı kazanmanın yolunun örgütlü mücadeleden geçtiğini söyleyen Gezen, “Bizler biliyoruz ki bu iktidara karşı kazanmanın tek yolu örgütlü halk mücadelesidir. Bizler biliyoruz ki örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yenemez. Bu ülke emekten yana laik demokratik bir ülke olana kadar hepimiz için eşit özgür bir dünya kurulana kadar, sömürüye savaşlara son verilene kadar bu mücadelede sizlerle yan yana yürümekten asla vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.
Emek ve Demokrasi Güçleri adına konuşan TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Aykut Akdemir ise şunları söyledi:
“Şunu bilmeliler, umuda kurşun işlemez. İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri olarak emeği barışı demokrasiyi şiar edinen her yolda herkesle beraber bu ülkenin yarınları için birlikte mücadele etmeye dayanışmaya her zaman varız var olacağız. Biz bu katilleri de sahiplerini de tanıyoruz. Bugünlerin iyi günler olduğunu söyleyenleri çok çok iyi biliyoruz. Bu katillerin sahiplerine tek bir sözümüz var. Bugün HDP’ye yapılan saldırı emeği barışı savunan herkese yapılmıştır. O nedenle İzmir Emek ve Demokrasi güçleri olarak bugün HDP ile yan yanayız.”