Sanat yayını, sanatçı kitabı, fanzin, baskı, edisyon, oynayan kitap, küratöryal dergi, kesyap, yapboz… Bu yıl 4-7 Mayıs arasında Arter’de düzenlenen ‘Border_less Sanat Kitapları Günleri’, ‘kitap sanatı’nın her türünden örneklerle zihnimizi yeni mecralara açıyor.

Border_less çok kültürlü bir ‘melting pot’. Sanat kitabı çatısı altında toplanmış renkli bir evren. Kurucuları sanatçı Huo Rf ile koleksiyoner Melek Gençer’in deyimiyle ‘Fikrin çoğaltıldığı işlerin bir aradalığı, geniş zemine yayılan bir etkinlik.”

Bu sene beşinci edisyonu düzenlenen border_less, Türkiye’de bir ilk. 2020’de henüz maskelerimizi çıkarmaya korktuğumuz dönemde gördüğüm ikinci edisyonundan bu yana çok yol kat edilmiş olduğu apaçık.

Daha profesyonel, daha büyük ve yayınlar çok daha çeşitli. Yan etkinlik olarak, lansmanlar, söyleşiler, sergiler içeriyor. Border_less’ın bir de kitap fonu var. Beş yıl içinde ‘kemikleşmiş‘ bir izleyici kitleleri  oluştuğunu söylüyor Huo Rf ile Melek Gençer.


Melek Gençer (solda) ile Huo Rf (sağda), etkinlik kapsamında iş birliği yaptıkları Studio Mada mimarları Zeynep Tümertekin ve Ceren Özşahin ile

Yurt dışındaki sanat kitapları fuarlarına katılarak ilişki ağlarını genişletiyor, kendi etkinliklerine katılımcılar davet ediyorlar. Onlar açısından border_less günlerinin en değerli tarafı, bir tür tanışma, buluşma ve öğrenme alanına dönüşüyor olması.

Sanat kitabı fuarlarının en büyüğü, 2006’da Printed Matter tarafından kurulan New York Art Book Fair. Her yıl 30 ülkeden 400’e yakın katılımcıyla gerçekleştiriliyor, 30 bini aşkın kişi tarafından geziliyor.

Tokyo, Singapur, Berlin, Londra, Los Angeles ve nice başka sanat kitabı fuarlarının en belirleyici özelliği, alternatif sanat yayıncılığına ve sanatçı merkezli bir kültüre odaklı olmaları. Sanat kitabı fuarları (ya da sergileri), kitap gösterip satmanın yanı sıra atölye çalışmaları ve tartışmalar içeriyor, sanatçılar, illüstratörler, yazarlar ve yayıncılar arasında bağlantı kurulmasını sağlıyor. Fuarların farklı kabul kriterleri olsa da, hemen hepsinde ‘sanatçı kitabı‘ kategorisine giren tüm yayınlara yer veriliyor.

Peki, sanatçı kitabı nedir? Bu soruyu cevaplamak hiç kolay olmadığı gibi, yanıtını ararken illa ki klasik kitap formatını da düşünmemek gerekiyor. ‘Kitap formunda sanat’ gibi bir tanım, sanatçı kitaplarının çeşitliliği karşısında çok yetersiz kalıyor.

Sıkça sorulan bir başka soru ise, sergi katalogları da sanatçı kitabı sayılır mı? Genelde bu sorunun yanıtı ‘hayır’ oluyor. Oysa sergi alanına ve sergi yapılan kuruma değil de sergilenen işlere odaklanan, sanatçının kendisi tarafından ya da tasarımcıyla karşılıklı diyaloğu çerçevesinde tasarlanan, yaratıcı kullanım biçimleri geliştiren sergi kataloglarının sanatçı kitaplarına ne denli yaklaştığına değinen bir Center For Book Art tartışmasını dinlemek, bu ‘hayır‘ üzerine kafamda bir soru işareti oluşturdu.

Melek Gençer ile Huo Rf’ya soruyorum,  sanatçı kitabı nedir? “Basılı malzemeye odaklı, edisyonlu ya da biricik her hangi bir nesne sanatçı kitabı olabilir. Sanatçının tanımlaması ve kararıyla ilgili bir süreç. Tek bir sayfa, kart, çok edisyonlu, bitmiş ya da sürece yayılmış, tek kişi tarafından ya da yüzlerce kişiyi kapsayan bir zamanın üretimi olabilir.”  

Sanatçı kitapları, tek bir örnek, sınırlı sayıda veya çoklu üretilmiş, elde yapılmış ya da basılmış olabiliyor. Kağıt ve kumaş gibi geleneksel malzemelerden üretilmiş olanların yanı sıra vinil plaktan, ilaç şişesi, yumurta kartonu ve hatta işlenmiş peynirden yapılmış sanatçı kitapları dahi var.

Border_less’daki çeşitlilik, sanatçı kitaplarının bildiğimiz kitap formunu ne kadar esnettiğinin, ne kadar yaratıcı olabileceğinin göstergesi. Katılımcılardan Ecem Yüksel ile Burak Ata’nın Çino Takas Kartları projesinde, ürettikleri suluboya resimler birbirini tamamlayan takas kartlarına dönüştürülmüş. Tanıdıklarla değiş tokuş ediliyorlar, bir araya getirildiklerinde hem oynayan defter oluyorlar hem de yapboz.

Ufuk Barış Mutlu’nun PostaKit’leri, karton otomobil maketlerinden oluşan bir seri. Bir dönem gazetelerin promosyon olarak verdikleri kendin yap maketlerini çağrıştırıyor, aynı zamanda kartpostal işlevleri de var.

Üç ay önceki depreme kadar Antakya’da çalışmalarını sürdüren Ezgi Aysever ile Macide Yalçınkaya’nın Janus Artzine projesinin ilham kaynağı, biri sağa biri sola bakan iki yüzlü Roma tanrısı Janus. A3 boyutlu kraft kağıdın ön ve arka yüzlerine ayrı ayrı çizim yapıyorlar, kağıdı özel bir teknikle katlayarak fanzinler yaratıyorlar.

Dergi projesi, sayfalarında sanatçılara sergi alanı açıyor. Her seferinde farklı bir küratör tarafından düzenlenen ‘sergi‘, onların seçtiği katılımcılarla altı ayda bir basılıyor, internetten okunabiliyor. Border_less’te performatif bir eylemle yer alan Ceyda Oskay,  katılımcıların getirdiği giysiler üzerine yine onlardan gelen yazıları elde basıyor.

Sinan Tuncay’ın kağıt bebek kitabı ‘Utanma Benden’, iki  kağıt bebek, kostümler ve aksesuarlardan oluşuyor. Cinsiyet temsiline ve sanatçının kuir kimliğine oyun üzerinden yaklaşıyor.

Border_less resimlenmiş şiir kitapları, edisyonlar, suluboya çizimler, fotoroman, çizgi roman, galeri ve kollektif yayınları, fotoğraf kitaplarıyla izleyiciye her açıdan hitap ediyor. Kitabın bilgi aktarımının ötesinde ne olabileceği sorusuna kafa yoran sanatçılar, şaşırtıcı çeşitlilikte tasarım ve içerikle ortaya çıkardıkları yayınlarını gösteriyorlar. Fransız ressam Marcel Duchamp’ın “Sanatçı bir şeye sanat diyorsa o sanattır” sözünün hakkını veriyorlar.

Kaynak: Diken – Fahire Kurt

  • Hakkımızda
  • Künye

 

Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…