‘Virüse karşı uzun vadeli önlemler almalıyız’

Koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde uygulamaya sokulan tedbirlerin gevşetilmesine dönük hayata geçirilen “normalleşme” adımları, beraberinde vaka sayılarında artışı getirdi. “Normalleşme” adımları sonrası vaka sayısında artış yaşanan kentlerden birisi de Urfa. Son dönemlerde çok sayıda mahalle ve bina karantinaya alındı. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Urfa Şube Eşbaşkanı Eylem Salar, “normalleşme” adımları sonrası insanlarda rehavet oluştuğunu belirterek, tüm hastanelerde vaka bulunduğunu paylaştı.

“Bu uygulamalara devam edilmesi durumunda önümüzdeki günlerde Urfa’da vaka sayısı çok daha fazla olacaktır” uyarısında bulunan Salar, maske takma ve sosyal mesafe zorunlulukları getirilerek sorumluluğun halka yüklenmesinin doğru olmadığını ifade etti. Salgının kısa bir sürede sona ermeyeceğine işaret eden Salar, “Koronavirüsle yaşamayı öğrenmeliyiz. Salgına yönelik kısa vadeli cüzümler sürece cevap olamayacaktır. Bunun için daha geniş, kapsamlı ve uzun vadeli çözüm önerilerinin esas alınması gerekiyor. Alınmayan ve eksik kalan her önlem daha çok insanı kaybetmemiz demektir” dedi.

Resmi verilerin kentteki son durumu yansıtmadığını kaydeden Salar, “normalleşme” sonrası yaşanan vakalara işaret ederek, “Gelinen aşamada vaka sayısında ciddi bir artışın yaşandığı göz önünde. Urfa’da daha önce vakalar 2 hastanede takip edilirken, şu an merkezdeki 4 hastane ve ilçe hastanelerinde vakalar takip ediliyor. Bütün hastanelerde vaka var. Bu bile tek başına vaka sayısındaki artışın ne kadar çok olduğunu gösteriyor. Haziran ayında vaka sayısında bir patlamanın yaşanacağını söylemiştik” diye konuştu.

Yaşanan ölüm ve vaka sayılarının şeffaf bir şekilde halkla paylaşılması gerektiğine vurgu yapan Salar, “Bakın maske zorunluluğu daha yeni getirildi. Kafeler, restoran ve AVM’ler açılmış. İnsanlar normal rutin hayatlarına eskisi gibi devam ediyor. Bu durum vaka sayısının artmasındaki en büyük nedendir. Yine Urfa filyasyonda en gerilerde kalan iller arasında. Daha sonra filyasyon çalışmaları kısmi bir iyileşmeyi sağladı. Ancak her gün filyasyon yöntemlerinin değiştiğini biliyoruz. Örneğin pozitif vakalar ile temas eden kişilerde belirti ya da bulgu yok ise test yapılmıyor. Filyasyon çalışmalarının tam yapılmadığını biliyoruz” ifadelerini kullandı.

Bu süreçte sağlık çalışanlarının karşı karşıya kaldığı sorunlara da değinen Salar, sağlıkçıların baskı altında olduğunu söyledi. Salar, şunları söyledi: “En son genelge ile kurum amirleri pandemi sürecinde istedikleri kişiyi istedikleri yere görevlendirebiliyor. Bu büyük bir sorundur. Yine hastalığa yakalanan sağlık çalışanlarına ilişkin herhangi bir veri paylaşılmıyor. Sahadan aldığımız bilgiler doğrultusunda normalleşme sürecinden sonra özellikle Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde salgına yakalanan sağlık çalışanlarının sayısında artış yaşandığını biliyoruz. Sağlık çalışanları arasında vaka sayısı artmıştır. Sağlık çalışanlarının salgına yakalanması demek, aynı zamanda bulaş riskinin daha artması demektir. İdareciler her fırsatta sağlık çalışanlarının kendilerini koruyamadıkları yönünde söylem geliştiriyor. Siz koruyucu ekipman temin edemediğiniz zaman salgına yakalanma riski artar. Buna yönelikte her hangi bir önlem alınmadığını biliyoruz.”

Kaynak: Mezopotamya Ajansı